Ne kadar gözü-kör bir sevda bu papatya; “Olacak-olmayacakmý?”diye sorarak yolarýz çiçeðini yaprak-yaprak... Oysa beynimiz var düþünmeye, geleceði önceden görmeye!
Ne kadar bencil bir aþk bu manolya, dokunmaya-koklamaya kýyamadýðýmýz... Nazlý çiçeðine bakarak yanlýzca þiir ve þarký söylersek eðer, can çekiþen doðaya veremeyiz ki deðer!
Ne kadar güzel çiçeksin sen gül, inan bakmaya doymuyor gönül. Birde þu dikenin olmasa fakat... Dertsiz, tatlý ve rahat olurdu hayat.
Ne kadar koyunmuþsun sen ey yaratýk! Sürüde köle olmandan, zulümden zevk almandan býktým ben artýk! Çobanýn sopasýný vurup-dürttüðü, köpeðin havlayýp seni yürüttüðü bilmediðin yöne böyle koþarak gidersen... “Düþünen Hayvan” bile olamazsýn sen!
Sosyal Medyada Paylaşın:
Oğuz Can Hayali Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.