Bir gün geçer şehrimizden
Bulutlar bu dem,
Aðýr aksak geçer üstümüzden.
Yaðmurlar,
Damla, damla düþer dünden yukarý:
Sevdaya taþan gemiler geçer,
Islanmýþ denizlere gem vuran bileðimizden…
Sularý serinlemiþ ikindilerden,
Isýnmýþ, uslanmýþ yürekler geçer,
Tenimizde kanayan filizlerimizden…
Belki düþler geçer içimizden…
Kalk gidelim yakalayamadýðýmýz,
Düþlere doðru bu þehirden…
Ayýn, güneþin dokunduðu, yokladýðý yerden…
Rüzgârýn saçlarýmýzý, saçaklarýmýzý okþadýðý,
Köpürmüþ dalgalarýn ayaklarýmýzý kaptýðý:
Belki bir gün geçer þehrimizden,
Çarþý, pazarý zamandan-mekândan kucakladýðý…
Belki yaðmur yaðar kuþlar geçerken,
‘Haydi, kalk gidelim’,
-Kuþlarla- birlikte bu þehirden…
Günün, sabaha kalktýðý,
Güneþin, güne doðduðu,
Ayýn, -mehtaba- battýðý bu yerden…
‘Haydi, gidelim’, -güneþlerle- birlikte,
‘Bu þehirden’…
Herhangi bir þarký dinlenirken,
Kýrlangýçlardan bahar müjdelenirken,
Bak, börtü böcekler de seviþirken,
Belki kelebekler geçer semtimizden…
Gidelim, gidilebilen yere kadar,
Kendimizden de geçmiþken…
Gözlerimizdeki -yaþlarla- birlikte,
‘Kanatlan’ -an-,
‘Senin ellerinden’…
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.