Keskin Teskin
Varlýðýn ünü cismindenmiþ,
Yokluðun yönü isminden;
Ölümün soluðu benzindenmiþ,
Bir haber var mý Asým, Araf’ýmdaki denizinden?.
Mazeretlerden
Kaçýlýr harbime yok çekecek bir asýl;
Hazretilerden
Açýlýr her cenknâmede birer gözde güzide fasýl.
Anlattým meram, ettim bunu ama ya Rab;
Teskinin keskindir,
Örnek yaþamlarladýr aram betim.
Metin ol onlar gibi, Asým;
Çetin ol!
Olsun dirayetin bana sirayetin.
Karanlýða güneþ, kara anlýða mehtap;
Ruhum gezgin, bedenim bezgin -bitap.
Bana varlýk serap, sana yokluk harap;
Elimde kalem, defter -silgi -kitap,
Çýk karþýma, ol nedenim hitap;
N’aparsýn bilmem
Ama n’aparsan yap;
Çýk o sisten,
Sisinden pusundan.
Yusuf ol,
Hemen Davud olarak çýk kuyudan;
Ýn tepelerine namertlerin,
Azap ol çök yüzüne.
Boz büyüyü Musa gibi;
Sür bulutlarý gökyüzüne,
Gür umutlarý yeryüzüne.
Çatlasa da kal Eyüpçe,
Yalnýzca müjde çýksýn senin sabýr taþýndan.
Çatkapý bir hengâme geldi aldý beni
Kendine;
Damdan düþer gibi yolcu etti cengine.
Divân’a varasým düþürdü bir engine;
Çarpýp daðýldý sefer tasým,
Dört bir yan reng-i dengine...
Ebabil olup gördüm,
Örümcek olup ördüm, anladým ki;
Ýlenmiþ
-Hýsým bile,-
Diþ bilemiþ Asým’a cümle hasým;
Dil dilenip dillenir,
Dileneni dile getirir yasým.
Andým,
Anýmsatýr yine seni el-Hak;
Sallallahu
Aleyke ya Eba’l-Kasým...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.