Bir garip yolcuyum
uzak
çok uzak diyarlardan geldim
asýrlar ötesinden
yorgunum
ellerim boþ, boynum bükük
gözyaþý dolu heybemde
yalnýzca kalbimi alýp getirdim sana
ayrýlýklarla delik deþik kalbimi
baþka bir þeyimde yoktu getirecek
Bir mecnunum
yüreðimde leyli yollar
koynumda ayrýlýk türküleri
saçlarýmda kýzýl çöl rüzgarlarý
ve dudaðýmda kýrýk dökük þiirlerle
yalnýzlýklar boyu özlemlere akan nehirler gibi
tanýmadýðýn memleketlerden
bilmediðin kentlerden hasretimi alýp getirdim sana
üstelik her adýmda aðlayarak...
Yýllar yýlý
bir seni bir de hasretini mühürledim yüreðime
kilit üstüne kilit , zincir üstüne zincir vurdum
bir damladan derya yaptýðým gözyaþlarýma
sattým anahtarýný
yýldýzlar dizerek aþkýn ak saçlarýna ayrýlýklarýn
Aç pencereni
sana demet demet hasret
bulut bulut yaðmur getirdim gözlerimden
gel sarýl bir öpümlük gül gibi…
Bir göçmen kuþum
göðünü yitirmiþ kelebek
bir kanadým aþk dolu
bir kanadým hasret
dinmek bilmeyen bir özlemle
al kat yalnýzlýðýmý yalnýzlýðýna…
ekle hasretimi hasretine...
Bülbülüm
gönlünün altýn kafesine tutsak
bir kanadým ateþler içinde
bir kanadým gülistan
Bir garip yolcuyum
uzak
çok uzak diyarlardan geldim
yüküm aðýr…
yýkýldým kapýna yorgun
düþsüzüm, düþlerine al beni
soluksuz seviþmelerine sakla
gel uzan yanýma sarýl bir asýr
bin yýl hasretini çektim
bir güle sýðdýr beni...