KABUK
bir yatýlý okul öðrencisi gibiydim
bayram sabahý evinde olmaya çalýþan...
telaþla hazýrlanan valizim
yola koyulmuþtu çoktan...
sana geliyordum iþte
yolda ölmekten korkmuyordum ilk kez
sana gemekten korkmuyordum
kývrýlan yollarýn,yükselen sislerin arzýna inat...
çünki biliyordum
insanýn cebir karþýsýnda zayýflýðýydý aþk!..
sana dokununca bilincimi yitirdiðimi anladým!
ne zaman ki öpüþtük..,altý yandý tabanlarýmýn...,
sende anladýn mý..,
seviþirken direksiyon hakimiyetini kaybetmeyi
ve insanýn o en karanlýk havzasýndan
o tehlikeli þarampole yuvarlanmayý...,anladýn mý?!?
rüzgar aðaçlarda biriken karlarý
saçlarýmýza savurduðunda farkettim
senden baþkasýyla yaþayamayacaðýmý..
bunun için ümide ihtiyacým yoktu zaten
belki biraz þevkat...belki biraz umarsýz sýzý.....
sonra...,sonra;
geceleri usul usul yanan küçük düþ aðaçlarýmýz vardý
ona baktýðýmýzda adlarýmýzý sayýklardý..
garip , kutsal bir sessizlik baþlardý bazen
demli çay kokardý sabahlarýmýz
kalbin avuçlarýmda atardý...
sen uyurken ezberledim yüzünün kýtalarýný
sen uyurken aldým bir mavinin sonrasýný
ve seninle uyumanýn tadýný...
sabahlarý gözümü sana açmayý...
þimdi yoksun
þimdi denizin hangi yaralarýndan kopup düþmüþtür
avuçlarýmdaki bu deniz kabuklarý...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.