baktým ki dize dize eksiltemedim seni þiþe þiþe tüketeyim dedim aldým lanet baþýmý senle dolu aklýmý bol makyajlý pera’nýn arnavut bozmasý kaldýrýmlarýna yollandým
bizim meyhaneye gidip her zamanki köþemize yerleþtim önce bi otuzbeþlik ver deyip ali abi’yi dumur ettim bira sevmezsin ya bilmiyor ki yine seninle içeceðim
daha ilk yudumda sen tanýmazsýn bizim foto hilmi destursuz çöktü masaya nerelerdesin kötü görünüyorsun þeklinde bir giriþten sonra baþladý anlatmaya son sergisini son sevgilisini son iþini anlayacaðýn sonsuz geyik muhabbeti bir soluk alsa kibarca dehleyeceðim zibidiyi
tam bakýþýma muhalif bir gülüþ yapýþtýrýp suratýma yalnýz takýlacaðým kafam bozuk diyecekken ayfer gelip çöreklenmez mi masaya selam bile demeden baþladý gazetedeki iþinden düzen yalakasý iþvereninden benim gibi bir kadýna yapýlýr mý diye baþlayan sevgilisinin tokat atma giriþiminden ve ardýndan soluk bile almadan feminizmin tarihçesinden...
off offf kendimi unutacaðým bu gidiþle seni unutmaya gelmiþken þimdi bunlara kesin ulan aþk acýsý çekiyorum deyip konuyu merkezime çeksem ne arabeskliðim kalýr ne sýradanlýðým maazallah tefe koyarlar dillerine düþersem susayým ben iyisi mi /çaktýrmadan içleneyim
tam ayakyoluna gidip oradan tüymeyi hesaplarken bizim tiyatro ayhan’a yakalandým offf dedim içimden bir sen eksiktin masamýza tüy diktin gel bari sen de zýkkýmlan
aa haberiniz var mý dedi birkaç hoþ beþ ardýndan bizim selami abi’ye araba çarpmýþ geçen hafta emekli olalý üç gün olmuþken daha hangi selami falan derken anlaþýldý bizim kahveci selami’ymiþ meðer rahmetli
hey gidi koca selami dedim içimden tam otuz sene elinde çay tepsisi bi emekli olayým görürsünüz siz yaþamayý derdi sen rahat uyu abi gördük iþte hayat dalga geçiyormuþ hepimizle…
iki vah vah tüh tüh sonrasý masada muhabbet kaldýðý yerdeydi baþka gezegenden gelmiþ uzaylý gibiyim sanki kulaklarýmda büyüyor anlattýklarý
-zaptetmiþsin aklýmý ve dahi tüm varlýðýmý tek tek gidiyorsun kentlerimden yýkarak enkaz altýnda düþler býrakarak öyle bir çýðlýk büyüyor ki boðazýmda bedenim dar geliyor ruhuma-
nezaket saðýmda la havle solumda olmasa ne engel olabilirdi ki þu masayý daðýtmama
ben böylesi darlanmýþken tok bir ses selam yoldaþlar diye gürledi aha da bizim devrimci hayri oturur oturmaz baþladý memleketin ahval geyikleri saðdan /soldan ’ergenekon’dan bir girdi iþte þimdi yandýk kollamalý tüm içkileri üçüncü dublede baþlar devrim giriþimi beþincide devirir bütün masadakileri yedincide kendi devrilir bizim devrimci hayri
yok yok böyle olmayacak kendi masamda misafir gibi yer mi yok ulan angutlar yalnýz býrakýn beni diyeceðim ama/ nezaketim dürtüyor saðýmda hayýr bildiðim muhabbetler olmasa hep dinlemesem ayný þeyleri belki kafam daðýlýr biraz olsun unuturum seni
yolu yok buradan gitmeli þöyle bol gürültülü bir mekanda sotaya çekilmeli seni þiþelerin dibine dibine gömmeli
zengin kalkýþý yaptým aa hayrola / erken daha sitemlerine aldýrmadan havamda deðilim dedim devrim falan yapamam bugün arabesk takýlayým biraz bozuk kafam þaka sanýp gülüþtüler allahtan o arayý fýrsat bilip uzadým mekandan
bodoslama daldým mecaz’a tanýdýklara yakalanmadan kulaklarýmý iðfal ettirdim bütün gece bangýr bangýr saçma sapan müziklere bir nevi çin iþkencesi kendi kendime sarhoþ da olamadým ne hikmetse
saatler sonra sen “evet” dediðinde o görevliye biliyorum hayýrlý hayýrsýz tüm “hayýr”lar ayaklanacak bende iþte bundan aðladým teðet geçtiðimiz her þeye
ýþýklar yanýp müzik susunca garsonlar barcýnýn da evi var naralarýna baþlayýnca anladým ki yol göründü bana
güneþ pera’nýn makyajýný akýtmýþtý çýktýðýmda köþede üç tinerci yatýyordu koyun koyuna iki çiçekçi çýkanlarýn peþinde son bir cüzdan avý telaþýnda travestinin biri kavgaya tutuþmuþ sövüyordu bir magandaya
o ara iki yavru kedi dolandý ayaklarýma eðilip sevdim dakikalarca anlýyorlarmýþ gibi konuþtum onlarla
iç çekerek abla selpak diyen sesle irkildim küçücük bir kýz çocuðuydu kirli yüzünde yol yol yaþlarla hiç dedi sadece sana ne oldu sorularýma kýyamadým doldurdum elindeki selpak’larý çantama her seferinde teþvik etmeyeceðim diye söz versem de kendime dayanamýyorum iþte bu hallerine
neyse ben kafamýn içinde gittikçe büyüyen seninle ufak ufak yollandým lale’ye bol sarýmsaklý bir iþkembe içmeye
Sosyal Medyada Paylaşın:
Gülşen Destanoğlu Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.