Arayış
Rüyalarým denizin savrulduðu kýyýda yitik bir uykunun sarkacýnda sallýyorlar kendilerini.
Zaman ve ölüm saklanýyor. Geceyle gündüz arasý kuþkonmaz araftan düþecekmiþ gibi yaþam.Bitimsiz rüzgâr ýslýðýnda; yýldönümlerinin parlaklýðýndaki umutta,hallacýn ödenmeyen parasýnda,kuþ tüyü yalnýzlýðýmýzda duruyor an.
Dokunuyor içimizin suskun kelebeðine ýssýzlýk … Birlikte uçuþan iki kuru yaprak gibi savruluyoruz ve gökyüzüne çiviliyoruz adýmýzý
Ýþte budur bizim sancýmýz !
Saklambaçlarda kaybolurken, bir umut elçisi gibi duruyor sobeler
D
u
r
u
y
o
r
El pençe divan...
Sarý sýcak hasatlarda burkulan bileði buðdayýn
Ekmek arasý yalnýzlýk,uzakta bir tuzak kokusu gibi yayýlan kumsala tendeki ilmek
Vuruyor kýyýya..
Hep soluyor içimize doðan güneþi soðuran yalnýzlýk kýrbacýndaki acýda gerçek.
Hep yok eden bir savaþçý vuruyor kalbinin duvarýna
Bu yengi benim deyip, alýyor, koyuyorsun delik cebine... misketlerinin arasýna... zihninin topacýnda dönüyor baþýn, bile/ne/rek...
Yüreði yýlgýn su düþü kuytu,kuyuda aldanýþ dururken geçmiþte
Berraklýðýn dev aynasýndaki bulanýk yüzlerimiz solayazmýþken,
cennetin vaad edilen topraklarýnda tütsülenmiþ donuk yüzümüzde soruyor aydýnlýk !
Bizi bize!
Aynalarý kaybedeli bir hayli uzun zaman olmalý
Belki kýrýktýr düþümüz
Huzurlu pazar günlerindeki salýncak belki halâ sarnýcýmýzdýr
Su gibi
Ekmek gibi kutsal
Alaþaðý edilemediðimiz düþ farz
Farz edelim peygamber çiçekleri bizleri bekledi tüm yaz
Hadi gel tavaf edelim sessizliðimizi
Bizim de sesimiz duyulsun...
Avaz, avaz, avaz...
Doðalým ölümümüzden
Belki biraz düþ kuytusundaki kuyudur içimizin derininde saklý alacaklýmýz
Belki de zenginiz, boþ bakraçlarda
Alnýmýz suya yazýlý, bahar da!
Hadi gel gidelim
Bayraklar halâ beyaz olduðundandýr ölmeyiþimiz
Ölümsüzlük þarkýsý bir kimsesizlik çaðrýsýnda, kalabalýktýr
Gel gidelim dinmeden yaðmur
Kutsanalým suyunda, ruh iklimi berraklýðýnda yeni bir doðuþ peydahlayalým
Kimse/ siz liðin tanýklýðýnda..
Þahit olmuþtunuz öldüðümüze
Yeniden doðuþta kanatlý atlarýmýz olsun
Ayaklanalým coþkun bir nehir gölgesinde
Bir güvercin kanat çýrpýyor ya da bir çocuk kumlarda günü karþýlýyor þimdi.
Bulutsu bir yaðmur deðdiðinde göz kapaklarýna
Ana tanrýça bozuyor sessizliðini
Beþik ruhundaki açelya
Çýðlýk çýðlýða baðýrýyor
ürperiyor martýlar
Sesinde ölü bir cenin, selamýnda Tanrý, yeniden doðuyor, eþsizliðinde yaðmur çiseliyor bak
Ýyilik esvabýný giy...
Ýþte bu umut çaðrýsý !
kayalar kadar soðuk bir aydýnlýðýn muþtulandýðý aný dinliyorum þimdi bir istiridye kabuðundan
Saçlarým alegarson ve uzun saçlý geçmiþin gölgesinde hapsolmuþuz sandýklara
Anda sanrýlý bir ninni
Beþikte sallanan çocuk ruhum hiç büyümeyecek
Ne yazýk
Umut sarnýcýnda büyü
2 bisküvi arasýnda lokum tanesi dilimi yakýyor...
Kar yaðmýþ düþlerime
Pudra þekerli tatlý bir rüya oluyor sonra, Dilimin ucundaki aldanýþ
Aralýk 2016
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.