RÜVEYDA/LEYLİ YA
Siyah ve beyaz tendeki renktir sadece, asýl olan insandýr dünyada.
I.
Leyliya baskýn yemiþ gibiyim gece yarýsýnda
Dudaklarým seðirmekte, ellerim titriyor korkuyla
II.
Beni gölgeme benzetiyorlar Rüveyda
Kendi gölgelerine bakmadan
Siyah ve Beyaz nedir ki bir renk sadece
Ellerimdeki nasýrlara gülüyorlar
Ya yüreðimdekileri bilseler
Yeniden aðlatýrlardý býkmadan
III.
Rüveyda gece saçlarýnýn bukleleri gibi dökülüyor üzerime dalga dalga
Gölgeler çekilmiþ kuytu köþelere
Sessizim sen suskunluðuma bakma
Unut gitsin kara adamýn ellerinden alýnan rüyalarýný
Sen kendini gerçeðinle ak’la
IV.
Leyli ya…
Bu ah’larýn bir sonu vardýr belki de
Diner bir gün hýþýmla inen yaðmurlar
Sen de susarsýn sen de çekilirsin kabuðuna
…
Hüznün bahçesinde durdu saatlerim
Kuþlar uçmuyor serpenekler bomboþ bu havada
V.
Gözlerime yüzün, tenime kokun siniyor Rüveyda
Karanlýk bir günün aydýnlýk akþamýnda
Siren sesleri kulaklarýmda çýnlýyor
Kabaran denizlerin kýzgýn öfkeli kýyýlarýnda
Beklemek beyhude biliyorum
Hatýrla metruk kulelerin garip kuþlarýydýk ya
Senden izinsiz hepsini siliyorum
VI.
Ah bu karanlýk puslu yollar Rüveyda
Leyliya mý aldýlar benden
Kaçla göz arasýnda
H.AKOVALI
Siren: Sirenler, deniz kýzlarýndan farklý olarak iki kuyruða sahiptirler, mit’lerde sirenlerin çok güzel sesleriyle þarký söyleyip denizcileri büyüledikleri anlatýlýr.
Serpenek: Evlerin saçaðý. Toprak damlarý yaðmur etkisinden korumak için, damýn kenarýna konan çalý çýrpý.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.