İÇİMDEKİ BOŞLUK
ÝÇÝMDEKÝ BOÞLUK
Yusuf Yýlmaz
Sen gidince içimde bir boþluk doðdu.
Bu boþluðu doldurmak için
tabiatýn kucaðýna attým kendimi.
Çalýlarýn arasýndan bir çiçek kopardým.
Senim gibi kokmuyordu.
Sonra sahile indim.
Dalgalara vuran sesini dinlemek istedim.
Gözlerinin rengine benziyordu
denizin mavisi.
Baktým uzun uzun.
Deniz çok engindi
ama seninki kadar tatlý deðildi.
" Kýr Çiçeði" Ýsimli bir kitap vardý elimde.
Okudukça seni daha çok hatýrlýyor,
içimdeki boþluk daha çok geniþliyordu.
Býraktým okumayý.
Kedilerle, karýncalarla, köpeklerle konuþtum.
Hiç bir þey söylemediler.
Kýrlankýçlar geçiyordu gökyüzünden.
Sana selam gönderdim.
Sonra bir bayrak dalgalanýyordu.
Hýzla yürüdüm,dibine oturdum.
Elimi baþýma verdim.
Kara Fatmayý, Nene Hatunu, Þerife Bacýyý düþündüm.
Bu topraðýn altýnda yatan
milyonlarca kefensiz yatan þehitleri düþündüm.
Ben ayrýldým tekrar buluþurum.
Ama Nene Hatun beþikte bebeðini býrakýp,
mavzerini beline takýp,
vatan savunmasýna giderken,
bebeðini düþünmedi.
Vatan olmazsa bebekte olmaz dedi.
Bu bayrak dalgalanmazsa
namusta olmaz, þerefte olmaz dedi.
Ben her þeyimi dalgalanan al bayraðýma
ve onun için savaþanlara borçluyum.
Sen sadece zor zamanlarda deðil
bunaldýðým zamanlarda
tatlý tatlý estirdiðin rüzgarýnla
içimdeki boþluðumu dolduran nefesimsin.
"Tarihim, þerefim, þiirim, her þeyimsin.
Yer yüzünden yer beðen
Nereye dikilmek istersen söyle,
Seni oraya dikeyim."
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.