KİRAZ AĞACI (14)

„Sorunlar vardýr Kiraz Aðacým
çýð gibi-çýðlýk gibi;
Duyarsýn sesini,
durduramazsýn.

Sorunlar vardýr Kiraz Aðacým
çözümü içinde;
"Adaaam sendeee!
Bana gelene kadar be?"
ciliðinle
hem karþýsýndýr, hemde uyarsýn.

Sorunlar vardýr Kiraz Aðacým;
"Eðer demokrasiyi koruyamazsak, belki..."(*)
lerle uyarýr biri,
rahat yok eder içimizdeki biz’i,
yürek ve kulaklarýmýzý týkarýz,
belki’lerden korkarýz.

Sorunlar vardýr Kiraz Aðacým;
Yutuk dilin söylemediði
3 aþþaðý 5 yukarý ile kabaca tartýlan,
kör gözün görmediði
bizi göbekten baðlayan,
düþman eden ayýran,
korkutan falan.

Sorunlar vardýr Kiraz Aðacým;
Çýkar-rüþvet-rant kokan, pis!
Korkuyla örter gideriz,
yalanla yok ettiðimiz
biz.“

Dilim döndüðünce
anlatmaya çalýþtým
söylemek istediðimi
Kiraz Aðacý’m.

Þimdi de
-konuya geçiþ olsun diye-
gelelim bir meseleye;
Almanya’da
öldükten sonra
çatýr-çatýr
tabut yakýlýr.
Külleri; Ya havaya savururuz,
ya suya serpip-eritip kaybederiz bu bulamacý,
yada aðacýn bir dibine gömüp isimli rozet takarýz.
-yani aðaç oluyor mezar Taþý-
Sanki külüm,
benden birþeymiþ gibi ölüm?

Nedeni ise çok basit;
Çünkü “Mezar Tapusu” burada çok pahalý!
Üstüne-üstlük;
Mezar taþý ve mermer,
mezar dizayný-temizliði-bakýmý
oldukça büyük bir para ister.
Birde; Mumu-çakýlý, taþý-kumu,
üstüne sepilecek suyu,
çalýsý-çimeni, fidaný-çiçekleri,
yani 10 yýllýk bahçivanlýk hizmeti...
Seninde gayet iyi bildiðin gibi
Kiraz Aðacý’m, hepsi para!
Ölmeden önce ödediðin 10 yýllýk kira.
ise üstüne caba!
Eðer satýn almazlarsa 10 yýl sonra
mezarýn tapusunu çocuklarýn yada eþin,
kaybolur gider cesedin,
-badem olur-
kemiklerinin üstüne bir ceset daha konur,
Yani; Zengin isen kurtulursun,
fakir isen yalnýzca yakýlmaya mahkumsun.

Buna karþýn
Türkiye’de ölüm Kiraz Aðacý’m,
baðzýlarý için yaþam kadar ucuzdur.
Baðzýlarýnýn ödediði bedel ise, çektiðin acýn,
uðraþýn ve us’undur;
“Her gün yaþlanan bir ceset olmak”
yerine,
“Her an öleceðini bilerek bilinçli yaþamak!”
Bence budur mesele!

Nedenmi anlattým
bunlarý sana Kiraz Aðacý’m?
Bu satýrlar yazýldýðý anda, yurdumda
ard-arda körpecik vucutlarýn
dava orucu’nda ÇÖZÜLEREK sýra-sýra
-ölerek demedim iyi dinle bak-
düþünce olduklarýný gördüm;
“Eriye-bite
devrimce var olmak,
maddeden us yaratabilmektir.” Bence
Evrimcesi ise; “Bir avuç Toprak”.

Ýþte bu „Deveye Diken“
Matitaslar Ülkesi‘nde
bütün masallar;

"Ben babamýn beþiðini týngýr-mýngýr sallar iken..."
diye
baþlar
ve;
"...Gökten 3 Elma düþer;
Biri bana, biri sana biride..."
bilmem kime?
Der ve biter.“

(*) Yana yatýk/italik dizeler KÝRAZ AÐACI (5) Þiirinden alýnmýþtýr.
Sosyal Medyada Paylaşın: