adamýn karýsý güzeldi. evine gideni geleni bayaðýydý. o bahçe içinde çirkin karý-kocalar vardý. onlarýn kapýsýný... kilise kapýsý... açar mýydýn? açmazdýn. "karýmýn burnuna güzel demeyin..." o bir venüs heykelidir. derdi. arkadaþlarý, estetik ve güzel objeden anlamazdýlar: " he!" demiþlerdir her defa. burna kafayý takmýþtý. kadýnýn burnu kübikti. kalkýk ve süzmeydi. kadýndan anlamazsam dahi kulak var saç var yürüyüþ var... ille bir neden midir? güzellikte. gözler misal... karagözler... ela gözlüm. adam... netayic karýyý elinden kaçýrttý. komþularý: " sana söyledikti bey... sen anlamadýn ki!" adam þeygilin ordan dul karý ile nikah kýydý. nikah memuru taze zevcesinin etini sýkmýþtý... göðertisi bir ay korlanmadý. þu yazýyý yazan: ben: - adam hakiki bir arvadbazdý. olura: olur olur! "gökler ne buyurdu yer hayýr demiþ ossun!.."
yalçýner yýlmaz toki 960 çanakkale
Sosyal Medyada Paylaşın:
yalciner17 Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.