"Tren Müzesi, Çamlýk.
Dur hele Kara Zurna,
sen hepten sapýttýn artýk!
Bre Haydarpaþa burasý,
Selçuk;
Ýzmir-Aydýn Karayolu arasý!
Bu Selçuk Tarihi Tren Müzesi
de neyin nesi?
Açýklayayým Mir’im;
Çamlýk, Selçuk’tadýr bilirim.
Kimileri oraya "Þimendüfer Mezarlýðý" da der,
gitmediyseniz eðer
gidin,
görmeye deðer.
Olmazsa; Dijital gezin,
týklayýn Ýnternet’ti,
selamý ola bendenizin.
Yada sizde
Haydarpaþa’daymýþ gibi
hayal edin böyle, iþte!
Giriþte;
bizi karný þiþman-yuvar,
paslý ve hantal
Kara Tiren karþýlar .
-eski bir lokomatif yani-
Ýster çýk-içine gir,
ister kol-dümen oyna döndür,
ister giy kasketi, Makinist ol-güldür
ister fotoðraf çek-çektir,
istersen çal çan;
"Dan diki dan-dan"
Þimendüfer ardý kömür deposu.
sonra nostaljik yemek salonu,
arkasýnda ikinci mevki kompartýman,
sonrada birinci mevki lüks-kodaman.
Önde-yerde
çay-kahve bahçesinde,
oturmuþ ziyaretçiler seyrediyor bir oyunu.
Oyunun Adý; Mini Katar,
Katar’ýn adý;" Vatan"
Makinisti; Teknisyen Hasan Karabasan..
Avusturya’da
bu makinist Hasan
ihtisasta iken Viyana’da
bu Mini Katar’ý görmüþ,
fotoðrafýný çekmiþ, gece-gündüz düþünmüþ,
planlarýný alýp-çizmiþ;
"Çocuksa-çocuk, bizde de var,
Tren Garý, Eðlence Parký, Fuar,
nice mutlu insanlar.
Bizde olmayaný sadece
bu oturaklý katar,
bu arkalýksýz tabure,
bu dört-teker atlý karýncalar,
bu döne-dolana giden dolap,
bu üstüne oturulan tahta at,
ne güzel þey bu Yarap!"
demiþ,
gelmiþ, yapmýþ
bir-e-bir aynýsýný
paydos- hafta sonu, tatilde
Cer Atölyesi’nde.
Vay Anasýný!
O, dizleri çekik karnýnda,
binmiþ Mini Katar’ýn sýrtýna,
uzun bacaklarý iki yanda
gaz-fren pedalýnda Beykoz ayakkabýsý,
üstünde koyu mavi yerli Karamülsel uniforma,
general’in aynýsý.
Kasket desen yeni.
kýsa-kesik siperli.
alný Tiren-Yolu amblemli.
Boynunda; Kravat, beyaz kolalý yaka,
Makiniste bir caka-Makinistte bir hava
kabarmýþ-çatlayacak,
Barboros Hayrettin sanki ,
kasýldým-patlayacak.
Önü ocak , kömür atýyor,
kazaný kaynatýyor,
-düdüklü tencere gibi-
Ýslim sýðmýyor kaba,
itiyor pistonu, piston yükleniyor çarklara,
geliyor tekere kadar,
gidiyor çuf-çuf’laya
böylece Mini Katar.
"Sýký durun çocuklar,
eler önde, basamak üstü bacaklar!"
diye tembihledikten sonra,
nohutlu-plastik düdüðünü öttürüyor,
"Vatan" hamle yapýyor öne-geri-sallana,
makinistin bacaklarý pisikletteki gibi iki yanlý
pedal yerine tepiyor tabaný
ileri itiyor Mini Katar’ý
çocuklar alkýþlayýp-gülüyor
sevinçten mi neden,
fýkýrdýyor tiren."