MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

ALLAH’IN VAAD’İ… VAAD’İN ALLAH’I…
mnihatmalkoc

ALLAH’IN VAAD’İ… VAAD’İN ALLAH’I…


(Henüz 10 Günlükken Öldürülen Lübnanlý Bir Yavrunun Gözüyle Dünya…)

Ey kanlý dünya, ben küçücük Vaad bebek…
Lübnan cehenneminde cennet kokan bir gülüm ben
Kimsesiz bir çocuk, Allah’ýn Vaad’i…
Beyrut’un varoþlarýnda henüz on günlükken
Füzelerle tanýþtým ana kucaðýnda

Pimini çektiler yarýnlarýmýn,
Karardý bir bebeðin gözbebekleri
Henüz anne demesini bile öðrenemeden kopardýlar dalýndan
Kulaklarýma okunan ezaný topraklarýmda duyamadan
Ananýn ak sütüne aç,
Baba kokusuna muhtaç
Göçtüm sýlama doyamadan

Geliþimle gidiþim bir olduysa ne gam…
Ölümsüzlük üfürülmüþ ruhumun her bir hücresine
Geldim, gördüm, beðenmedim ahvalinizi…
Ve döndüm…
On günlük kýsa ömrümde sonsuzluðu sýrtladým zayýf omuzlarýma
Ya siz!...
Asýrlýk ömürlerinize yazýk, on güne deðmez.
Sizinle ayný sýfatý taþýmaktan çok rahatsýzdým zaten.
Öldüysem onurumla öldüm, onursuzun elinde
Baþkalarýnýn günahýný yüklediler üstüme…
Ölmek taþýmaktan daha ehven…

Bir serçe kuþ kondu yumuk minik ellerime,
Aldý götürdü ruhumu göðün yedi kat mavisine
Seyrettim Ýslâm coðrafyasýnýn bugünkü ahvalini,
Seyrettikçe aðladým; iki gözüm iki çeþme…
Görmeliydiniz dünya gözüyle, görmeliydiniz öylece
Çil yavrusu gibi daðýlmýþ ümmet dört bir yere
Beni asýl bu öldürdü bin kere, yüz bin kere!...

Ateþin koynunda eðlenenler gördüm her gece
Tanklarýn altýnda güller boynunu bükerken
Beyrut, Gazze, Kudüs yanýyordu,
Yaþananlar muamma, sanki birer bilmece
Dinmeyen ahlarýmýz gökleri yarýyordu
Gününü gün ederken bir yýðýn sünepe
Duymaz efganýmýzý ümmet, saðýr sultan duysa bile

Sarýl bana anne, sýmsýký sarýl, sakla yüreðinde
Kaybolsun barut kokusu o gül teninde
Ýçimi acýtýyor soðuk metal parçalarý, kanýyor yaram
Lânetlinin toynaklarý geziyor bedenimde
Güneþimi çalýyorlar çocuk göðümden
Sevdam buruþ buruþ oldu zalimin kirli ellerinde

Umudu kaçýrdýlar gözbebeklerimden
Prangalar vurdular yitik hayallerime
Dünyanýza bahar gelmiþ bana ne!...
Yalancý ömrün yalancý baharýyla avunup durun gayri
Ben on günlükken ölümsüzlüðün badesini içtim
Gözünü kan bürümüþ vicdansýzýn elinden

Gayri sevinsem mi, üzülsem mi bilemiyorum
Yurdumu ateþte gördükçe sevinemiyorum
Aðlayan bebelerin hýçkýrýklarý sol yanýma saplanýyor
Kýyametten evvel bir muþtu bekliyorum
Sürgünde büyüyen yavrularýn nefesleri barut kokuyor
Analar kucaklarýnda yaralar saðaltýyor
Çilenin tarlalarýnda sabýr ekip metanet biçiyorlar

Yaralarýmýz küllenmedi, küllenmez de…
Nasýrlarýmýz canlý bir tarih gibi duruyor
Ya mezarlarýmýzdaki boynu bükük serviler…
Bir taþý bile olmayan garipler mezarlýðý
Hepsi dünün acýlarýný haykýrýyor koro halinde
Unutmak mý, acýyý, elemi, derdi…
Biz unutsak da zamana iþlenmiþ nasýrlar unutmaz
Utanç duvarlarýnýz, barikatlarýnýz unutturmaz.

Ah sizi gidi baykuþlar, leþ kargalarý!…
Salýncaklarýmýzda uzun menzilli füzeler salladýnýz
Uyuttunuz, yýldýrdýnýz onca ümmeti
Gülen yüzlerimizi geçmiþin aynalarýnda unutturdunuz bize
Albümlerde kaldý her tebessüm…
Bizi yetim, öksüz, yurtsuz koydunuz
Hallac-ý Mansur misali ne varsa
Soydunuz, soydunuz, soydunuz!...

Tanklarýnýz ezdi geçti ertelenmiþ umutlarýmýzý
Ateþe verdiniz uzun menzilli füzelerle yarýnlarýmýzý
Oyuncak sapanlar savunma silahýmýz oldu
Üþüttünüz bizi aðustos sýcaðýnda
Kavurdunuz tenimizi þubatýn soðuðunda
Karanlýk ufuklardan görünmez oldu menzil
Vatanda gurbetin kurþundan aðýr yükünü taþýttýnýz
Köpükten daha hafif yürek arabamýzda

Kanlý þafaklarda býraktýk gölgemizi
Sürüdük içi boþalmýþ ruhlarla pörsüyen tenimizi
Mahkûm ettiniz sabah akþam demeden
Kan ve barut menüsüne midemizi
Ocaðýmýz çöktü eðilen baþýmýza,
Tarumar oldu hanemiz, hem de virane
Olmayan insafýnýzla tarihe inat
Neron’a, Hitler’e rahmet okuttunuz
Allah’ýn ahdini ne de çabuk unuttunuz

Oysa biz korkmadýk metal saltanatýnýzdan
Peþin ölümle satýn aldýk ölümsüzlüðü
Sonsuzluða doðmak için öldük bin kere
Ötelerde öksüz kalmayayým diye
Annemin buz tutmuþ elleri ellerimde
Onunla kol kola atýldýk güzel ölüme
Donmuþ bakýþlarý hâlâ cansýz bedenimde

Ölüm bir büyük boþlukta kaybolup
Ufuktan boy verip doðmaktýr ölümsüzlüðe
Güler yüzle çýkýlýr elbet böyle yamaçlardan düzlüðe
Perde kapandýysa bir gün açýlmak için
Aðlamak, inlemek, hýçkýrmak niçin?

(15 Aðustos 2006 Salý / TRABZON)

M. Nihat MALKOÇ




















Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.