BARIŞA ÖZGÜ (14)

Bende
uzaðým ülkemden
ve gurbet denen yerde
ora-bura yurt edinen
iki vatandaþlý biri,
Mülteci-Sýðýnmacý-Yabancý iþçi
bilem
deðilim ben.

Almanya’da Sýðýnmacý’ya misafir denir.
Göçmen;
Kendi yurduna geri göçendir.
Yabancý iþçi de Alman deðildir,
Vatandaþlýk hakkýný aldýðý zaman,
Pasaport ve kimlik kartý verilr,
olur Alman!

Suriyeli’ler misafirimiz,
bizde onlarýn Evsahibi’yiz.
Ne göçmen-ne yabancý iþçi,
yalnýzca "Yabancý bir kiþi"
bana DEFOLUN diyemezsiniz!

Çýkar için terim karýþtýrmak,
bilgisiz beyinleri bulandýrmak,
Demokrat’ý Irkçý ve Faþist’le eþlemek,
ülkemin sosyal yapýsýný yok etmektir,
toplumu müsliman-ve-olmayan diye ikiye bölmektir,
Atatürk’ü, onun devrimlerini, Laik’liði, özgür Demokrasi’yi
ve Türkiye Cumhuriyeti’ni
tarihe gömmektir!

Suriyeli yalnýzca bir sýðýnmacýdýr!
Ama ne acýdýr;
Onlarý koruma yerine bizde sömürülür,
Poltika uðruna birde çýkarlara güdülür,
Allah-Din-Kuran-iman yoluna sürülür,
böylece defteri dürülür!

Bana yurdumda;
"TÜRKLER DEFOLSUN" diyen,
ekmeðimi yiyen
kiþi
sadece konuðumdur,
Suriyeli
Suriye’de oturur.
yaðmur ve yaðma bitti;

"Saçak altý kurudur,
misafirin yoludur!"(*)

(*) Bir türk Atasözü.
Sosyal Medyada Paylaşın: