MİHRİBAN...
Mimliyor derinlerin mealindeki o yolculuk:
Önce týrsak bir gölge oluyor sessizlik
Ardýndan ise külyutmaz bir hece.
Aþký boðuyor gece
Aþkýn da çok umurunda.
Gaipten gelen bir yolcu
Ýçimin misafiri gel-geç aklýn da mimarý
Sayýsýz rücu.
Þimdi göðe kement atýp tutmak vardý:
Önce zamaný sonra kuytulardaki
Savsak harfleri
Ve körelmek aþkýn þanýna
Dokunan bir fetva ile
Ismarladýðým Mihriban’ýn rüyalarýný.
Temenni ettiðim bu muydu?
Irak olanlar nerede kim bilir?
Göðün peþrevi acemi bir hüküm
Delik zýrhýnda gecenin
Yanýk bir türkü:
Batýlýnda ömrün
Susuz bir vaha aþkýn demi
Erdemin de izi
Gösterdiðim her tevazu.
Þekli þemaili kayýp bir þiir belki de
Minnet ettiðim
Aþkýn hükümranlýðýnda
Geçici bir leke
Yine üstüme dökülen bunca nefreti
Yok saydýðým
Kim ise solumda saðýmda
Mütereddit varlýktan kalan
Son üç beþ kýrýntý
Mihrabýn solduðu ufku
Yeniden canlandýran bir rükû.
Tereddüt etmekse severken
Ürkek yüreðinde ceylanýn
Seðirtirken sakilce
Varlýktan yana tasasý
Ýhtiþamlý bir yalnýzlýðý da mimlerken…
Tefekkür yüklenip geldiðim dünüm:
Yarýndan olsa ümidim
Ben miyim bozacýnýn þahidi?
Ýçimdeki iklimler devirirken birbirini
Acýmasýz kollarýnda ruhumun
Doyamadýðým bir tasvirsin,
Sen aþk.
Hükümlerin ölümlü dünyasýnda
Huda’nýn sunumunda
Bir lal hece
Körü körüne sevmeye meyyal
Þerbetinde ömrün
Doyamazken ölümlere…
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.