gelsen,
benimle yemeðe çýkar mýsýn desen
dilimde beliren hazýra nazýr evet sözünü saklayýp
þeyy
bilmem ki desem
tam böyle sen bilirsin diyecekken
peki
madem ki istiyorsun
neden olmasýn desem
yol boyu yürüken
kabul etmekle hata mý ettim
az daha mý nazlanaydým
ya gözlerinde yer ettiðim merdivenden bir basamak daha düþüp
hafiflediyse aðýrlýðým
gibisinden bi dünya soruya
acaba düþen bir kale’min daha enkazýnda kalacak mýyým
yemeðin sonunda
diye
henüz yenmemiþ bir yemeðin
iþtah kaçýran þüpheleri
yerken içimi
öyle deðil mi desen
ben de ne dediðini sormayýp
he desem peþinden
aþk olsun deyip
yüzünden düþen bin parçayý
toplarken yerden
ah keþke olsa diyerek bir yandan
hay benim þansýma desem
içimden
derken,
kurulsak masaya
gelse garson
saysa tek tek
otobüs muavini aksanýyla
ücrete tabi hizmeti
sipariþin ardýndan
bizi karþý karþýya getiren masaya
ayar versek inceden
kalksam
yanýna gelsem
öncelikle teþekkür edip
ne zamandýr söylemek isteyip
bir türlü diyemediðim bir þeyi itiraf edecekken
gelse garson
piþmiþ aþýn yanýnda
buz gibi þaþal suyuyla
ben çabucak
sen aheste viteste sofranýn tüm adabýna riayet edip
bitse yemeðin
oh be deyip
gelsem yanýna
sana söylemek istediðim þey
evelenip gevelenirken dilimde
lafý aðzýmdan almaya talip olan dudaklarýn
sus payý verecekken
gelse garson
dese ki
bir arzunuz var mý
niyete tuz ekercesine,,
sonra bitse öðlen
arasýyla
insek merdivenden
hesabý öderken
bahþiþ versen garsona
tam çýkacakken teþekkür edip
yine bekleriz dese..