Evimde beslediðim bir kaplaným var idi;
Kanaat sahibiydi, ne bulursa yer idi.
Heybetlice beklerdi önünde kapýmýzýn,
Geçmesi imkansýzdý, haþeratýn, hýrsýzýn.
Çevik ve cevval idi, adýný koyduk Mansýz,
Yýlanlar hapse girdi, kertenkeleler cansýz…
Boyunun iki katý hayvanlarý yenerdi,
Fare yakaladý mý, býyýklarý gülerdi!
Fark etmez onun için, yazdýr, bahardýr, kýþtýr;
Ýki yýlda en az bin, fare yakalamýþtýr!
Fino köpeklerinin, korkulu rüyasýydý;
Yýlanlarý öldürmek, en büyük sevdasýydý…
Öyle zarif, öyle hoþ, güzel patileri var;
Mazluma pamuk gibi, zalime gürz-ü kahhâr!
Daima en müstesna damak tadýdýr kuþlar:
Çalýlar arasýna að gerer, tuzak kurar!
Sadakat mevzuunda; azami heyecanlý;
Evimin çevresinde, koymazdý baþka canlý!
Tüyleri siyah-beyaz; ne ufak, ne iriydi;
Bizim için özeldi, aileden biriydi!
Hanemin yakýnýnda bir karaltý görmüþtüm;
Elime kürek alýp, hemen peþine düþtüm!
Gördüðüm mahlûk meðer, bir laðým faresiymiþ;
Adeta aslan kadar, kanguru postu giymiþ!
O kadar korkunçtu ki, Jordan derler ismine;
Mansýz’ý yakalamýþ, almýþtý pençesine!
Artýk olmayacaktý, bekçisi yuvamýzýn;
Aðlattý hepimizi âkibeti Mansýz’ýn!