"Ben,(*)
"- Adalet Mülkün Temelidir!" diyen,
1881 Yýlý Selanik Doðumlu,
Ali Rýza Efendi ve Zübeyde Hanýmýn Oðlu,
"Özgür Yarýnlarýn Umudu" ile var olan,
Aydýn-Demokrat ve Adil bir Ýnsan,
Ülkesini seven Türk,
Atatürk.
Bugün biri
Politikaya Alet ederek Dini,
yýkýyor-yok ediyor benim Devrimlerimi,
kaldýrýyor Parlementer Demokrasiyi,
getiriyor Tek-Adam Baþkanlýk Sistemini
tekrar geri.
Kendiside
Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaþkaný olduðu halde,
Suç Ýþlediðinide
bile-bile
bu Adam
utanmadan;
"- Ýnek!" diyor bana,
Türkiye Cumhuriyetinin ilk Cumhurbaþkanýna,
Ulusal Ata’na.
Sen daha uyu hala!
Ben yalnýzca
Büyük Baþ olan
bu Cumhurbaþkanýna;
"- Makamýndan utansýn!" derim,
Hindistan’da Kutsal sayýlan bu Hayvana
Ülkem Adýna
Özürlerimi bildiririm;
"- Tren dedim
Aklýma geldi
Efendim.
Ne Mutlu ki bu
(=Rayýn üstünde oturan) Ýnek
Canlý neyse.
Yolumuzu kapatan Ýnekse
Ö - L - Ü ! "
Hey,
hey-hey heeeeey!
Benim Ölüm
kimsenin Yolunu týkamaz Gülüm!
Çünki ben Ýnek deðil, Devrimim!
Beni Hayvan Yerine koyan sen,
dahada ileri gidersen;
"Türkiye Cumhuriyeti
Ceza Kanununun 125 ve 131.inci
Maddeleri gereðince;
a) Belli Somut Durum ve Olgunun
Ýsbat edilmesi Suretiyle,
Kiþinin Þeref ve Saygýnlýðýnýn,
b) Genel ve Soyut Nitelikteki
Söz ve Davranýþlarla
Kiþinin Deðersizleþtirilmesi...
(=Yani bana Hayvan denilmesi)
Rencide edilmesi...
(=Hakaret edilmesi)
Kanunen Suç sayýlmaktadýr.
Sosyal bir Kavram olan Þeref ve
Kiþinin Özsaygýsý korunmaktadýr."
Bu Kanunla
Herkes,
ama Cumhurbaþkaný dahi olsa,
herkes;
Türk Ceza Kanununun 125 ve 131.incÝ Maddeleri Gereðince
Cezalandýrýlmaktadýr."