Kadýn olmak istemiyorum... Yýllar önce kadýn haklarý için mücadele verirken can veren o kadýnlarýn anýsýný hangi hakla anacaðým ki... Onlarýn açtýðý bu yolda bir arpa boyu yol ilerleyememiþken...
Kadýn olmak istemiyorum... Kadýn dövülürken, elinin kiri olarak görülürken, namus konusu yapýlýrken, kendince karar alýp ölüm emri verilebilirken, hatta küçücük kýz çocuðunu koynuna alýrken sesim çýkmýyorsa ve üstelik bunlarý yapan kadýnýn yetiþtirdiði erkek evlatsa...
Kadýn olmak istemiyorum... Seçme ve seçilme hakkým verilmiþken, düþüncelerimi söyleme özgürlüðüm varken, okumak istediðimde tüm kapýlarýn açýlmasý saðlanmýþken, kadýnýn bir birey, sevgi ve saygý duyulmasý gerektiði vurgulanmýþken, kadýna bu haklarý veren Mustafa Kemal Atatürk’ü hiçe sayýp elimin tersiyle iterek din kispesi altýnda her zulüme boðun eðip evet diyorsam...
Kadýn olmak istemiyorum... Göstermelik olarak, sadece anmýþ olmak için anarken, yýlda bir kere insan yerine konuluyorsam, Hiç kusura bakmayýn Ben kadýn olmak istemiyorum...