"Kökleri âtide koca devlet"tik
Hâdim-i Ýslam’ken ýrkýmýz bizim...
Küçük bir beyliði eþsiz dev ettik
Bir orduya eþti kýrkýmýz bizim.
Dikeni "yakýþýr" diyerek güle
Nîmet-i Rahmandý çekilen çile
Ýlâhî pýnardan dolup aþk ile
Gönüller sulardý arkýmýz bizim.
Zâlimin hasmýydýk, kimsesize kim
Timsâl-i vefaydýk, kalplerde mûkim
Gâh Yûnus, Velî’ydik, gâh Lokman hekim;
Âb-ý hayât idi zerkimiz bizim.
Bir "Kýzýl Elma"yý yazmýþken düþe
Paramparça olduk; bakýn þu iþe!
Hâine haz verdi, nâmerde neþe
Ecdâdýn yolunu terkimiz bizim.
Sevgi tükenince kalp denen özde
Öfke yuva yaptý gönülde...gözde.
"Mü’minim" diyenin delîli sözde!
Kalmamýþ münkirden farkýmýz bizim.
Yolunu gözlerken Nesl-i Âsým’ýn
Muhatabý olduk Türk’e hasýmýn
Hançeri sýrtýmda dünkü masumun
Bîkarar, bîçâre erkimiz bizim.
Kansere dönerken tefrika uru
Asra tevdî ettik bütün kusuru.
Sarsýldý kal’amýn en muhkem suru
Garbýyla kavgalý Þark’ýmýz bizim.
Düne dek tarihe verirken ayar
Ah çekiyor Çýnar, bu câným diyar
Düþmanýn gözünde "yorgun, ihtiyar,
Virâne" bin yýllýk barkýmýz bizim.
Yâ Rabbi, yardým et, üstün gelsin us!
Daðýlsýn Hilâl’in üzerinden pus.
Gâye vahdet olsun, ayrýlýk kâbus,
Ki dönsün yeniden çarkýmýz bizim.
Mecit AKTÜRK
Berlin, 24.04.2016