"-hu yakýnýndaðý deliðe gadar seðidisen” “-mükafat” “-peynirin hepiciði" sýçan bakmýþ, gene iþine gelmemiþ delikden baþýný uzatmýþ “……….” "-valla pistan paþam mesafe kýsa armaðan böyük bu iþin iþinde bi puþ(t)luk var, ben deliðimden galayýn peynirin de sende galsýn sen bi ðözel afiyetinen ye benden yaný gatýn-gatýn halal-hoþ ossun sana lop lop et ossun" demiþ.
onculayýn; nokta gadak ma(n)fat uçun virgül gibi eðilme ýççýk idareli ol elindekiynen yetin ne demiþler herþeyin azý yarar, çoðu zarar aza kanaat et “çok verip taþýrtmasýn az verip þaþýrtmasýn” .. “gonþunun evindeki tavýk, gonþuya gaz görünü(r)” derler ya hani, .. “-neynecen sen elin “üç oðlaklý beþ geçisini” deye boþuna denilmemiþ”
“-her baþýn kendine göre derdi her daðýn gendine göre dumaný var” elin adamý “dýþý seni, içi beni yakar” demiþ
“-eh þükür emrine de, þükür olduðumuz hala de sen, sen ol
“ayaðýný yorganýna göre uzat”
“güvenme dayýna azzýðýný al yanýna”
“çoðu arayan azý bulamaz”
“gayýl ol gaþþýðýndaký bulgura pirinç arayayýn derkene evdeki bulgurdan olma”
“pelidini ele yedirmiþ ala-gabak geçi gibi bakar galýsýn sonra” demedin deme bana”
“-isder gücen, isder darýl, “iþden artmaz, diþden artar”, aç kalmayayýn deye de harama el atma
“çok yemeynen çok olmaz”
“elden gelen öðün olmaz, öðün olsa karýn doymaz”
i(n)san n’oldum dememeli, acaba n’olcan demeli”
“-Canab-(ý) Allah son gürlüðü versin baþdan güldürüp de sonradan terbiye etmesin niye demiþler “son gülen eyi güler” deye atalarýmýz boþuna dememiþler ne demiþlerise
gerçi bizim ki ha öylesine yani ki bi acaba nasý(l) etsek, neresinde vardýr bi hayýr kader deye biþiy var aslýnda “sen ne yaparsan yap iþ olacaðýna varýr”
yani þe(hi)re vardýn mýydý, gözünü dört aþcan köydeki ðibi; gonu-gonþu ekmek vercek deye beklemecen ayakda uluk gibi uyumacan, çuval aðzý aþcan, “su akarkana desdini doldur”acan azzýðýný yanýna alcan, dayýna güvenme(yeceksi)cen
elinden geliyosa eyinlig etmegden geri durma emme eyilik ettim deye de kimsenin baþýna kakmaya gakma “eyinnið et suya at, balýk bilmezse Halýk bili(r)” bunu da unutma
olur a! birine bi hýzmatýn dokanýr elinden dutmak nasip olursa da “etdin bi hayýr budunu-bacaný ayýr” dedirtme eyinlig et demiþler at suya balýk bilmezse Halýk bili balýðý unut, Halýðý unutma
bir de derlerdi “-bu dünya fani” “-yok dünya deðil de insanlar fani” oysa kim gelmiþ de dünyaya kalmamýþ izi, bir aðacýn gövdesi, dallarý, yapraklarý, çiçeði, meyvesi gibi.
hayat bu minval üzere devam eder her mevsim, anýrýrdý köyde eþekler selamlaþmalar, hal-hatýr sormalar “devam eder gider”di her zaman beyaz açar papatyalar ama baharý beklerlerdi
geceler gündüzü mevsimler, mevsimleri kovalardý bu minval üzere gün; her gün bir sabahla baþlardý ve her gün olurdu akþam bebekler doðunca aðlardý,
baþkalarý aðlarlardý gidenlerin arkasýndan bir de dünyaya býrakmýþsa evlat hayýrlýsýndan baþkalarýnýn aðladýðý yalan ne göreceksin el duasýndan giden gittiði ile kalýr gerisi vesselam
köyde de bu minval üzere yaþanýrdý herkesin hikayesi üç aþaðý beþ yukarý ayný herkesin hikayesini herkes bilirdi her günün hikayesi de gün doðumu ile baþlardý günbatýmýnda sona ererdi kendinden öncekiler gibi
önce ayaklarý gelirdi yavrunun “-düðenin çatý baya geniþ marað etmen” “-baþý geri dönmüþ bara ðidi ip bulun” Kara Ýrbemi ça(ðý)rýn hemen”
saman yetmeyebilir endiþesiyle kýþlarý çoban sabahtan yayýltmaya, gece örümeye götürürdü davarlarýný kabayelden erirdi çalýlarýn karlarý buzaðýlacý inek sahipleri gece boyu ahýrý yoklar dururlardý ellerinde çýra maþalasý, ya da gemici feneri
“-emme, geçiler acýkýrdý emme samanlýkta saman azaldý gayfadan eve geldim mi gözüme uyku girmezdi
gecenin yumuþak ülüzgeri yanaklarýma gan getirtdirirdi isder malihülle gur, isder ýsdýk çal, türkü söyle isdersen tesbik çek, sað barnaklarýn sol elinde
çok geþmez, Senget Ovasýndan bi gamyonun þavký ýldýrar epeyli bi zaman sonura, gaybolur geder, sonura tekral çýkar annacaðýnýz Daþkestinin orda Ganlýbalamýdýn dereye girmiþ, çýkmýþdýr sonura Yalavaþ cenahýndan gelen bi gamyon da onunan garþýlaþýr
hey anam hey be, hinci bu gamyon gündüzden aldý yükünü ver elini tee bilmen nerenin bazarý en tevlikelisi de Akþe(hi)r Belinden aþcak öyle ya gari Cangurtaran’ý geþdin mi yüz metreden fazla uçurum ne yüz-ne ikiyüz Allah mafaza ýçcýk bi dikgatsýzlýk ettin mi ðözünü yumup-açasýya yani emme öyle yerde gaza olmazýmýþ ? dýkgat ediliyo demek ki
ajanýslarda gamyon devrilmiþ de bilmen gaþ takla atmýþ derler ya Akþer Belini görmeden “-ha di be! bi gamyonun, bi otoposun bi takla atmasý uçu en az yim metiro ilazým beþ takla atsa yüz metiro bi çukura düþmesi ilazým öyle ya Akþe(hi)r Belinde aþþalarý görmeyon valla beþ taklada atar, on takla da Engilli’ye doru sallanýnca yollar sýçan yola(ðý) gibi annaçtan bi tomafil filen gelivise Allah m(uh)afaza
durup beklecen garþýdan gelen þöförü belli kiyne Dövletin ðücü Akþer Beline yetmeyo, gücü yetse neyder-eder Akþer belini dümdüz eder iþde öyle mefrat bi yer! Akþer beli mi Akþer beli bak-gör gözet Ya Rabbi! Ümmet-i Muhammeti
ÇALI’nýn 1300 sahifesi geride kaldý samimi alaka ve toleransýnýz için teþekkürler.
DÝPNOTLAR sýçan: fare tecemillet: türlü çeþitli akla gelen gelmeyen, duyulduk-duyulmadýk gatýn-gatýn / katýn-katýn: kat kat, kat be kat buzalamak : buzaðýlamak, ineðin yavrulamasý, düðe: 3 yaþýnda buzaðýlayabilir inek çat: arka, kalça, bud çat: ayný türden (kemik, yol, su vs) iki þeyin kavuþma birleþme yeri buzaðý: bücük, inek yavrusu ýldýramak: ýþýðý parlamak cenah: yön, taraf sýçan yolaðý: dar, çok dönemeçli, uzun yol anlamýnda
Sosyal Medyada Paylaşın:
İbrahim Çelikli. Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.