Dokuz Eylül Yayınları

Can konağını aramadaysan, cansın; Bir lokma ekmek arıyorsan ekmeksin, Bir damla su arıyorsan susun, Zulmün peşindeysen zalimsin, Aşkı arıyorsan aşıksın, Gönlün neye kapılmışsa O'sun Sen.. -Hz. Mevlana- »»

Özellikle son yıllarda İzmir'i çeşitli yönlerden inceleyen araştırmaların sayısında belirgin bir artış gözlenmektedir. Bu ilginin başlıca nedeni, 16. Yüzyıl sonlarına değin küçük bir kıyı kasabası olan İzmir'in, 17. Yüzyıldan itibaren hızla gelişmesi ve 19. Yüzyılda Akdeniz ticaretinin en önemli limanlarından biri haline gelmesidir..»»

... Nasıl oluyor da Rönesans, bir yandan modern bilimin kurulduğu 17. yüzyılın yakın geçmişini oluşturuyor ama öte yandan büyüsel düşüncenin tarih içindeki en güçlü dönemini temsil edebiliyor? Nasıl oluyor da bu çağın insanları, hatta filozofları bile, Antikitenin yeniden doğduğu bir dönemde, tüm tarihsel ve entelektüel belleği yitirerek ilkel doğa anlayışına geri dönebiliyor? Felsefi ve bilimsel ..»»

İnsan yaşamı ile doğrudan ilgili mesleklerde hatanın kabul edilemez olma gerçeği, eğitim sürecinin her komponentinde, hem öğreten hem öğrenen için büyük bir özveri ve duyarlılığı gerektirmektedir. Bu özveri ve duyarlılığa, hekimlikten daha çok ihtiyaç gösteren bir meslek alanı olmadığından, tıp eğitimcilerinin ve öğrencilerinin yüklendikleri büyük sorumluluğun bilincinde olmalarının, daha sağlıklı..»»

Günümüzde küreselleşme süreci ve yapısal uyum politikaları ile birlikte, tüm dünyada bir taraftan zenginlikler artarken, diğer taraftan eşitsizlik, güvencesizlik, adaletsizlik ve bağımlılık giderek derinleşmektedir. Sosyal politikalara duyulan gereksinimi artıran bu gelişmelere karşılık refah devletinin işlevi giderek zayıflamaktadır. ... Sosyal dışlanma ekonomik etkinliklere katılım, sınıflı to..»»

Sinirbilimi birçok ülkede olduğu gibi, ülkemizde de geçtiğimiz yüzyılın başında dallara ayrılmış ve böylece yeni disiplinler doğmuştur. Bu disiplinlerden biri nöroşirurjidir. Mazhar Osman'ın "Cerrahi-i asabi" adını verdiği nöroşirurjinin gelişimi her ülkede farklı olmuştur. Bu gelişim bazı ülkelerde genel cerrahi zemininde olmuşken, bazı ülkelerde de nöroloji zemininde olmuştur. Ülkemizde ise her ..»»

Emile Durkheim'in, yüzyıl önce (1902-1903) Sorbonne'da, öğretmenlik bölümü öğrencilerine Ahlak Eğitimi başlığı altında sunduğu bu sosyoloji ders notları bir başyapıt niteliğine sahiptir. Modern toplumun sahip olması gereken laik ahlak anlayışının ilkokul çağındaki çocuğa nasıl akatarılabileceğini ve öğretmenin bu konudaki yadsınması m&u..»»

Genellikle ışığın kaynağı, üreticisi olmak yerine yansıtıcısı, tüketicisi olmayı yeğleyen 'aydınlara' (istisnalar bir kez daha kaideyi bozmaz) sahip toplumlardan biriyiz. Gelen ışığı sorgulamayan, gerçek bir ışık olup olmadığını anlamadan hesabına geçirenler aslında kendilerinden çok ait oldukları toplumlara kötülük yapmaktadırlar. Çünkü ışığın kaynağında görünenlerin gözlerine perde indiği, dünya..»»

. Genel Gerekçe ve Madde Gerekçeleri . 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun . İlgili Maddelere ve Mevzuata Yollamalar . 743 sayılı Önceki Medenî Kanun Maddeleri . Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları . Kavram Dizimi»»

"Avrupa tarihi marjinal bir tarihin dünyasallaşma sürecidir. Birbirleriyle çok düşük kesişme terimleri olan yerelliklerin, bütünleşme değilse bile eklemleşme sürecine girmeleri ise paradoksal bir şekilde, bu marjinal Avrupanın önce kendini bir antite olarak üretmesi, sonra da kendi modelini dünyaya ihraç etmesi, daha doğrusu dünyayı kendi aynasında inşa etmesi süreci içinde gerçekleşmiştir. Farklı..»»

Dokuz Eylül Üniversitesi Fen - Edebiyat Fakültesi İstatistik Bölümü'nde, Türkçe'nin bilim dili olarak gelişmesi, bilim ve teknolojinin hızla ilerlemesiyle ortaya çıkan terimlere Türkçe karşılıklar bulunması için özellikle Türkçe sözcüklerde ortak bir terminolojinin oluşturulmasına katkıda bulunabilmek amacı ile bu çalışma yapılmıştır. Ülkemizde İstatistik ve Biyoistatistik alanında çalışanlar aras..»»

... Demokrasiyi istiyor, eleştiriyor ve tartışıyoruz. Fakat onu yaşama geçirmek için bir şey yapmadığımız gibi onu kendi dışımızda sorguluyoruz. Demokrasi bizden bağımsız değil, tam tersine bize endeksli ve yaşamımızda ona ne denli yer açabilirsek o ölçüde güçlendirebileceğimiz bir olgu. İçinde biz de varız, hepimiz. Onun açmaza sürüklenişinden de çözümsüzlüğünden de az ya da çok göreceli olarak b..»»