ve taþ duvarlý evler toprak yollarla sarmaþ-dolaþ çelenler uygun
ne dümdüz yollar ne de köþeli harýmlar ne evler dört köþe, ne pencereler üzgün her þey, herþey düzgün
çelenlerin dibinden þiril-þiril akan Yukarý Çeþme havuzunun suyu Delamatlar Bayýrýndaki söðüt köklerinin arasýnda kendini bir o bir bu yana vururdu kendi halinde akar kývrýla kývrýla yolunu bulurdu durgun
düze indiðinde samansý çöpleri sürükleyerek çöpelleri takýlý koyarak köpüðü önüne katarak önce yarýklarý doldurarak bir bahçe duvarýnýnýn deliðinde süzülerek yaz güneþinde kavrulmuþ fidelere can verirdi aþaðýya indiðinde yeterdi herkes sýrasýný bilse olsun
harýmlar kapýþýrcasýna bir damla su akmasýn boþa bir tohum yeþersin bir fidan büyüsün boþa giden bir damla su kuruyup gitmemek uðruna üzgün..
gecenin geç yarýsýnda ulumalarda köpekler sýra sýra tanyeri aðarmadan daha köy tatlý uykusunda uyansa kalksa mý acaba gözler sabah mahmurluðunda pekmez köpüðü yeleli horozlar ötüþmekte uzun uzadýya birbirleriyle atýþmaktalar uzun mu uzun
o nasýrlý elleri deynekli kýrýþ kýrýþ ama güleç yüzlü pýrýl-pýrýl insanlar durgun
bir taþa oturmuþ bir duvara yaslanmýþ bir eþeðe binmiþ çift süren çapalayan sulayan insanlar yorgun
zaman ah!.. zaman dursa geçmeyi unutsa sizde ve bu fotoðrafa dönebilsem varsýn siyah-beyaz olsun üþümeyeceðim olsun
tenha sokaklarýndan geçip sokaða açýlan "kocaçalý"yý iterek bir kenara "-laouyn ihtiyar" "-ebe evdemisin"
tahtalarýný yaðmurdan korusun diye yapýlmýþ küçük çatýnýn hýfzettiði iki kanatlý "gocaðapý"nýn tokmaðýný çalacaðým
ya da açacaðým tahta sürgüsünü yukarýya iterek nasýl olsa eskisi gibi evlerde çoban köpekleri yok artýk en fazla “bir Ayvaz, bir Köroðlu” ya bir Ayvaz veya bir Köroðlu
küçük çatýlarýn, korumadýðý tek kanatlý, ipi bir kuru aðaçtaki bükük eski çiviye dolanarak kapatýlmýþ kapýlar; hani yaðmur kabuksuz ardýç sýrýklarýný grileþtirmiþ,
ya da kimbilir ne aðacý damarlarý belirginleþmiþ, pörsük tahtalý "cümle kapý"larý var ya!
hani tutturulduklarý yerin arkasýna yamýltýlmýþ "mýh"larý küflenmiþ söðesinin dibinde ya taþ, ya testi çanaðý baðýndan kurtulunca "gelen var" gýcýrtýlý kapýlarý olan evlerde yaþlýlarý ziyaret edip, "yalnýz"larý yalnýz koymayacaðým.
köyün tenha sokaklarýndan geçip kýrýk camlarý çapýtla kapatýlmýþ, ya da kaðýt yapýþtýrýlmýþ ardýç çörtenleri yana kaymýþ kapýsýnda bir ip ipi asýlarak kapýyý itip yanlarýna varacaðým hastalarý yoklayacaðým baþ uçlarýnda bir ömür
“-ömür dediðin ne ki, göz açýp-kapayana gadak geldiii geþdi!” ellerime alýp ellerini ýsýtacaðým býrakmayacaðým göz açýp kapayana kadar baþ uçlarýnda olacaðým
DÝPNOT pörsük: eski cümle kapýsý: evlerin sokaða açýlan ana giriþ kapýsý çörten: toprak damlarda biriken yaðmur sularýnýn duvara siðmeden daha uzaða akýtmak için oyulmuþ aðaç veya teneke oluk, çölten
Sosyal Medyada Paylaşın:
İbrahim Çelikli. Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.