Sen
bir hasreti büyüt içinde
o büyük depremin ardýndan
özle parçaný senden kopup ayrýlan!
O ki
aþýlanmýþ bir dal gibi
sarmýþtý seni gövdesine
sen de onu ayný biçimde.
Tuttu aþý
çiçeklendi aðaç, meyve verdi
o gövdesinden daha çok
dalýnýn meyvesini severdi.
Alttaki dalda
tam da dalýn birleþtiði çatalda
kaç balta, nacak darbesi vardý;
hâlâ belliydi, derindi izi yaranýn,
ayný çatý altýnda
kardeþ kardeþe düþman
yoktu benden baþka saranýn,
seni sevmeyen bir, seven bin piþman!
Say ki
bir kez tutuþunca kömür
hiç sönmeyecek
bitmeyecek gibi ömür
sardý sýrtýna kendi külünü
kül içinde köz, köz içinde öz
çok uðraþtým, çözemedim
sen artýk kendin çöz!
Baþladýðý gibi bitmedi
yarýsýnda koptu film
biliyorum, herkes merakla bekliyor
nasýldý acaba filmin sonu;
bilmezler, bilemezler
onlar yaþamadýlar ki bunu
yaþayamazlar da!..
Deðil mi ki aþk
çýkmýþ çýkabileceði yere
ulaþmýþ ulaþabileceði en son zirvelere...
Bir tomurcuk gül
giymeden daha gelinliðini
kýzýl pembe bir damla kan gibi
düþmüþse karýn beyazýna(?)
dayanýlmaz acý ayazýna!..
Deðil mi ki zirve soðuk
zirve kar
kaný donar insanýn
kar insaný baþka türlü yakar...
...
Ve ben hâlâ yaþýyorsam
ne büyük vakar
hem sýcak hem soðuk
bir büyük mucizedir,
kâlbim seni sevmekten
tam bir gerçek acuzedir...
Aþka düþen yanar
zirvelere bir çýkar
bir iner
her iniþte üstüne ardýndan bir çýð biner...
Þaban AKTAÞ
16.01.2016