MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Tırtar / Şenlik
İbrahim Çelikli.

Tırtar / Şenlik







ÇOCUKLUÐUMUZ ANAVATANIMIZMIÞ










baharda-güzde hemen her ikindin
meydanlarda hayatlarda çocuklar toplanýr
ortada açýlan çukurdaki dikmenin,
etrafý taþla sýkýþtýrýlýr,

sivri tepesindeki çok uzun sýrýk
direðe oturtulmuþ ortasýndaki
kömürlü çukurdan
sýrýðýn iki ucuna karýnlarýndan
dengelenmiþ çocuklar
biri aþaðýdayken diðeri yukarýda
sanki birbirine yetiþmek için koþarlar

oysa;biri Doðudayken diðeri Batýda
biri Kuzeydeyken diðeri Güneyde
etraftakiler seyirdeler
heyecanlanýr çocuðu binen herkez(s)
onlar döndükçe
gazyaðlý sönmüþ közlü merkez
“gýcýrr, gýçcýýr” ses eder..

sýrasý gelen gýncýrdaða biner.
herkes kendi küçüðüne tembih eder
“eyi sarýl, sýký dutun”
“ayaklarýný yere vurdut”
“gýncýrdak deðil” der büyükler,
“tavþana kaç, tazýya tut”

kýzlar seksek, olmadý þirp çýðrýþýnda
büyük hüner göstermekteler ip atlamakta
oðlanlarýn kimi fiççe döndürmekte,
kimi sopayla cýrcýr sürmekte
kiminde bükülmüþ tel tekerlekli araba,
kiminde ilabada dalýndan fýska .
kimi bükülmüþ söðüt dalýndan yayla
ucu külahlaþtýrýlmýþ tenekeli ok atmakta
Kýsýr Hasan’ýn ustalýðýyla,

kimi fýrýldak döndürmekte kendi rüzgarýyla
kimi defterin ortasýndan sökülmüþ kaðýtla
uçak, kayýk imalatýnda
kimi defterinin kenarýna süs boyamakta
kimi sayfa altýndaki paranýn kabartmasýný,
kimi kitaplardaki resmi,
amma illa ki Türkiye haritasýný
kopyalamakta
kimileri kayýsý çekirdeðini bir çukura
fiskeyle doldurmakta,
kiminin cebinde gazoz kapaðý onlarca
bir parça halý ipi,
sünger taþý, hurma çekirdeði
þýkþýklý kalem parçalarý,
lüks tatlýlarýn ambalaj kaðýtlarý
þekerlemeden, cikletten çýkan artis resimleri
beþ kuruþluk “kader” den geriye kalan mani

“bahçelerde biberim
aç koynunu gireyim
soyun da gir koynuma
yar olduðun bileyim”

her maninin altýnda da
rast gele bir sayý olurdu
küçük sayýlý þekeri almýþ olan
Bahattin’e on kuruþu
eninde-sonunda öderdi

dörde bölünmüþ karede üç taþý
ileri-geri, saða sola sürerek
iki oðlan çocuðu, üçürcümlü oynarken
diðer heleþenkleri ývga verir
"dað" kazanýrlar
üç taþý ayný çizgiye getirerek
dokuztaþlý da varangeleye düþmemek gerek

efratý seçerken,
kalaðý belirlerken
“-hýt-mýt saþlarý gývrýþýk”
“-hýt-mýt ner-den gel-din or-dan çýk”
“-aldým-verdim ben seni yendim”

sonralarý þehir görenler
iþaret parmaklarýný aðýzlarýnda döndürüp;
“-o mo kara do, far far eniþdo”
“-po-ta-ka-lý soy-dum
baþucuma goyy dum
ben bir ya lan uy dur dum”

“-yað satarým bal satarým
ustam ölmüþ ben satarým”



Çocuk oyunlarý

iki kýz, oynarlarken “beþtaþlý”
yukarýya atarak, taþlardan birini
birer, ikiþer, üçer ve dörder
yerden toplarlar diðerlerini
sonra sol elinin orta ve baþparmapýný köprü yapar,
bileðinin arkasýndan
taþlarý öne serper
"cavlak" diyerek
yukarý attýkça elindeki taþý
el ve taþ diðerlerine dokanmadan
bir bir köprünün altýndan geçirir
ve attýðý taþ yere düþmeden kapar..
“-ee böyle yaðmýr mý yaðar
bel-bereket mi galýr.”

mahalle aralarýnda kýzlarýn
eliç oynamalarý
nedir atýlan çýðlýklarýnýn sebebi anlaþýlmazdý
ama; eliç; þirp hele hele “meleþ gelin”
çýðlýk atýlmadan oynanmaz”dý

þirp oynarken ebe döner arkasýný
yumulur,
"-ardým-önüm,
saðým-solum poþ!
diðer çocuklar kaybolur
ilk bulunup þirp edilen ebe
diðerleri þirp etmiþse
yumulan ebe tekrar yumulur
vay þirplenen ebenin haline

ebe aksi tarafa uzaklaþmýþsa
yerinde zýplayarak tüyo, güya
“-alma dersem çýk,
armýt dersem çýkma”
“-armýýt, armýt!” ayyuka çýkar
baðrýþmalar,
zýplamalar arasýnda
ebenin aleyhinde herkes
bir kiþi de olsa,
ebe þirplenmiþse
tekrar yumulur, belirgin taþa



“-yoldan geçen aðabeyler
önce iki defa
“biiiir!
ikiiii!
kýsa
üçüncücüde
“-üüüç!”
diye daha yukarýya
fýrlatýverip

daha aþaðýlarda yakalarlar
kalbimiz
yerinden çýkacak
ya da duracak
gibi olur

rengimiz kýpkýrmýzý
soluðumuz taþmýþ
arada bir de olsa
birileri
aðlamaya durur
adlarý “mýzlak ” koyulur”

biraz daha büyük aðabeylerden ikisini
yana açýlmýþ iki elleriyle tutup
büyük olan tazý, küçük olan tavþan
tavþan olanca çevikliðiyle koþup
tavþana “-kaç”, tazýya “-tut”

iki kýz uzunca bir ip sallar
diðerleri sýra-sýra atlarlar
altýya bölünmüþ bir dörtgen
uzun atlamaya geçilir seksekten
sekerek, kayrak bir taþý
ayaklarýyla çizgiye basmadan,
çizgiyi taþla kesmeden taþýrlardý

kýzlar aralarýndan bir ebe seçerler,
ebenin gözlerini baðlarlar
birisi ebenin omzundan tutarak
“-körkele bülüç bülücün kaç”
“-onüüüçç!
“-öyleyse þurda biri var alda gaç” diye oyunu baþlatýr
körkelebülüç yakalamaya çalýþýrken
çýðlýklar atarak kaçýþýr,
dokunarak ebenin baþýný döndürürler
yakalanan, sýnýrý aþan
ebe olur



kýzlar ip atlardý,
üç-beþ çocuk birdirbir oynardý
"-dokuzum durak, onum orak"
biraz büyükçe olanlar
kendi aralarýnda
efrat paylaþýrlardý
bulunduklarý yerden birbirlerine
güçlü olanlara,
zengin çocuklarýna,
akrabalýklara,
arkadaþlýklara öncelik verilerek
oyuna dahil edilecekler paylaþýlýrdý

harmanyerlerinde toplaþarak;
köytopu , uzuneþek, dörtaþmalý
diðer grup; dikilmiþ söbü taþlarý
karþý taraftan attýðý
"topazan " taþlarla yýkarak
“kaleleden kaleye” oynarlardý
dikilmiþ üç taþ kalenin surlarý,
sýrasý gelen,
karþý tarafý (birer atýmlýk) topa tutardý
tek atýþta karþý kaleyi deviren
bir atýmlýk daha
hak kazanýrdý

bir de yakalanana kadar geri geri kaçacaksýn
ya da kýçüstü oturakalacaksýn

bir karýþlýk çeliði, eldeki sopayla
bir elinle alýp,
yumruðuyun üstünde tutup
deyneðin ucunda
yere zipleyerek
nöbet taþýnýn üstünde, arkada ve yerde
hafifçe zýplatarak
çeliðe deynekle
vurarak uzaða atacaksýn,
eldeki deyneði mertlek yapýp sayacaksýn

kayrak taþla uzaklaþtýrýlan mosdan
geriye ayak-ayak say merkezdeki
tünsek taþý bul
“-elli-belli, odun-modun,
zartýl-zurtul, gaþda kurtul”


dilini burnuna deðirmece,

koltukaltýndan ses çýkarmaca,

parnaklardan (önce birini,
sonra ikisini,
sonunda da üçünü) ayýrmaca

büyüklerin avuç içini ýsýrmaca,

baðrýndaký elleriyin birini yukarý-aþaðý
diðerini ileri geri hareket,

kollarýn biri öne diðer arkaya
hýzla kývratmaca,

köprü kurmaca,

elleri kenetleyip diz arkasýnda ördek gibi badi-badi
ya da topuktan tutarak,

tavþan gibi eller kýsa
ayaklar yüksek, zýplayarak koþmaca

olmadý, ayaklarý enseye koyma
dili burna deðdirmece

taþ kapmaca,

direk kapmaca,

derken;
en olmadýk bir þeyden cana kasta varan kavga
akraba-arkadaþ olmayanlara,
ya da baþka mahalleden gelenlere
çýkardý fatura
eninde sonunda
Feleðin Süleyman, yoksa Þeytan Ali
o da yoksa Mustukoðlunun oðlu
olmadý Kabak
papazý bulurdu

Gozir Memet pek tongaya basmazdý
Boncukgözün Sülemeni
ebe yapmaya korkarlardý
zira her türlü puþtluða aklý ererdi
daha da olmadý söðerdi..




nihayetinde arkasý kalesi olmayanlar
birde muray olanlar
aðlayarak yollanýrlardý evlerine
"süprülekalýrdý " Felek Haceri
Deli Gelin bir de Menevþe
sanki belaya dünden hazýrlardý
“fakirin çocuðu kýymatlý”
belki bunda biraz da
aslen bizim köyden olmayýþlarý
vardý”

“-öyle deyon emme
Avildenin Garý da bizim köylü deði(l)
güçcük ossun, böyük ossun
kimsenin önünü alýp geþmez,
birinden ba(h)sederkene söz temsili
falan abam, filan aðam deme(z) mi

hiþ ömrü hayatýnda onu
birini laðabýynan anarkana,
çoluk-çocuð uçu birine çatarkana
aðzýna kötü laf alýrkana duydun mu
herkeþin bi ata terbiyesi,
her yerin bi göreseði var,
ýçcýk ta içinden gelcek boba
hepisinin baþý ille de asalet tabi”

“-ya çocu(ð) uçun filen nize olur mu”
“-köpek köpe(ði)nen boðuþur
çocuk çocuðunan döðüþür,
oynaþýr, döðüþür, barýþýr”

"-vay bre aba
çocuk-çocuðuna
döðüþür de oynaþýr da"
"-iki gonþu çocukdan uçun
nizeye dutuþmuþlar
onnar birbirinin saçýný baþýný yolarkana
öte yanda çocuklar oynaþmaya baþlamýþlar"
insan çocukdan uçu file nize eder mi

"-tabi fakirin çocuðu gýymatlý olur"
"-gýzý gýymatlý olan gocaya
oðlu gýymatlý olan hocaya vermez"





"-insan akþam sabah,
gapý gonþu yüzyüze bakçanýz (bakacaksýnýz)
köpek seni daþlarýn emme sahabýyýn hatýrý var
aralaþdýrmaya gayret et" demiþler
"-böðün dünya-yarýn ahret,
yarýn onnar gor gederler de
hasdalýk da sarilik de,

birbirinizin gapýsýný gene siz yoklayacanýz
oðlun-gýzýn öte malleden gelene ðadar
gonþun çatacak çeneni
emme böyle i(n)sannar,
hiç ölmeyceklerini sanýrlar”

"-oðlandan , gýzdan fayda yok
el oðlunu bulan geder,
el gýzýný alan geder
ev alma,
gonþu al demiþler
sen gýzým deye seversin
el oðlu caným deye sever

"-bi o seninkine vurduysa
bi de seninki ona vuruvusun
eþþek-eþþeði ödünç gaþýrýmýþ
çocuk-çocuðunan döðüþür,
eþþek-eþþeðnen anrýþýr"

"- döðüþ-gavga
çoc(uð)un gýdasýdýr
hemi öyle pehpeleyip durdun mu
bi çocuk eyi olmaz
mýz-mýzýn murayýnýn teki olur
vayvalak eder durur
bak Akkulaðýn Murat edersin sonura













‘günlerini bulutdan çýkarmadý” anasýnýn-bobasýnýn
(y)okarda Allah var hinci
do(ð)ruyu ahretde mi gonuþcaz
onnar da ‘çanak dutdular’ açcýk
iþin aslý bana galýrsa;
çocuk taydaþlarýyla oynamadýkça
her gün bi yaný gýrýlýyodu yazzýk
ne zaman görsen výzzýk-výzzýk
hadi bakalým senin Akgulak
ya gýrýkcýya ya çýkýkcýya
kolunun biri boynunda asýlý,
Murat eþekte
eþeðin yularý Ak Osmanýn elinde
Ismahan arkalarýnda
çek Aþaðý Melleye
Mullahasanlarýn evin yolunu tutarlardý
bir tas taze bal
emeðin karþýlýðý
Murat böyüyene kadak
Akkulaðýn balýnan doyurdu karýnlarýný
Mullahasanýn uþaklarý"

"-bi de öyle Gökmemedin Sultan varýdý"

"-Ismayýlcýk gazi maaþý alalý beri
Menevþenin de iþi-gücü de yok ya gari
Semercinin o(ð)lannar
torunlarý nerde nize çýkardý,
orada bitiviridi
torunlarý bir defalýk da olsa haksýzlýða uðrasalar
caným yanmazdý"

"-bobaanne lafýný ilk onnarda duyduk
güçleri yetmedi miydi
Menevþenin saldýðý korku
rakiplerini týstýrmadý mýydý
’-bobaannem gelinþe deyvicen,
görü(r)sün’ derlerdi..









iþin aslý gorkuyoduk
bu babaanne ne menem biþiydi
baþkalarýnýn belki vardý da
biz çoðu þeyden olduðu gibi
babaanneden de mahrumduk
olsuuun onlarýn da þeyi yoktu,
boz eþekleri,
alaöküzleri,
mýngýlli geçileri,
goca ak köpekleri
arapatý beygirleri
tarlalarý,
yolmalarý,
harmannarý,
halalarý

amaaa; bunlarý verip
babaanne alýnabilir miydi
babaannemiz olsa
Semercinin Ýrecep
bizi taþlayabilir miydi”

oyunlar oynanýr
kavga-dövüþ eksik olmaz
birileri yaka çýkar
birileri dövülerek alýnýp götürülür
birileri hýçlanýr
birileri kaþ-göz iþareti ile
“sonra hesaplaþmak” istenir
yanaklar kýrmýzý
soluklar taþar
benim gibi
birileri
bakar..






DÝPNOT
gýncýrdak / kýncýrdak: tahterevalli
fiçce: fýrdöndü,
cýrcýr: çember
ilabada: efelek, labada
fýska: þýrýnga, enjektör, pompa, fýsfýs, flit
heleþenk: yandaþ, taraftar, ahbap grubu, avane, yardakçý, horanta, halayýk
ývga: tahrik, kýþkýrtma, tetikleme amaçlý-yanlý, amaçlý söz, yönlendirme, þiþirme, iðva, gaz verme, fiþleme, fiþfiþleme,
(Onlar ki uyup hainin iðvasýna – N.H.Ran / Onlar ki)
varangele: var gel, her geliþ gidiþte iþ yapan
kalak: arkaya kalan, çocuk oyunlarýnda ebe
eliç: yakalambaç, sobe, ebe olan peþi sýra koþarak dokunduðuna ebeliði de geçirmiþ olur,
peþ: arka
peþ: ters, aksi, çapraz
þirp / saklambaç / Sobe: gözleri kapatýlan ebe kýsa sürede saklananlarý bulmaya çalýþýr, gördüklerini onlardan önce þirp taþýna sobeler.

mýzlak / mýzýlak : mýzýkçý, muray, murai, hemen aðlayan, aðlak
Köy topu: futbol
dört aþmalý: güvercin taklasý
söbü: elips, oval
topazan: topak, topa benzer, yuvarlakça, atýlabilecek büyüklükte
mos: yuvarlak taþ, bu taþý eldeki kayrak taþlarla merkezinde durduðu bir ayaklýk çemberin dýþýna çýkarmaya çalýþýlan oyun
tünsek / tümsek: yüksek, tepecik, þiþkinlik
tünlüsek : zýplasak
kývratmak: döndürmek, çevirmek
süprülekalmak: bir yandan aðzýndan küfürler saçarak, bir yandan kullanmak amacýyla yerden taþ toplayarak kavgayý baþlatmak için hücum etmek
çatmak. Kavgaya tutuþmak, hesap sormak
nize / niza: aðýz dalaþý, didiþme, kavga,
pehpelenek: pohpohlamak, þýmartmak, yaka çýkmak, gereðinden çok fazla ihtimam göstermek
vayvalak: velvele, çýðrýþ-baðrýþ, olur-olmaza uzun uzadýya dedi kodu, mýzlana, dýrdýr, inileme, etrafý rahatsýz etme, þahit olanlarýn dikkatini kendi istediði (ya d amaçlý olarak) bir baþka yöne çekme, yaygara
taydaþ :akran, ayný yaþtakiler
tay tay : bebeðin kendi ayaklarý üzerinde durmaya ilk baþladýðý, emeklemekten yürümeye geçmek üzere olduðu evre
dolayýsýyla; ayný zamanlarda yürümeye geçtikleri yaþtaþlar kastediliyor olmalý
bitivirmek : bitivermek, orada peydah olmak
týstýrmak : týrsýtmak, gözünü korkutmak, yýldýrmak, gözdaðý vererek yutturmak

Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.