Gökte asýlý dolunay Yýldýzlar ne de çok bu gece Ay ýþýðý mavilerde yangýn Ilgýt esti rüzgar Þýrýl þýrýl dalgalarýn sesi "Hadi gel" der gibi Çaðýrdýlar beni
Gün doðumunu bekledim Tan kýzýllýðýnda maviye aydý karalar
Balýkçýlara seslendim; "rastgele" Denizde taþ sektirdim Martýlara ekmek attým Mavilere vurduk Sarýldýk dalgalara Yalnýzlýðýmýn tesellisi / deniz Yine garip / yürüdüm sahilde
Aðlarýn yanýnda duruyordu Miço Deniz kokan siyah gocuðu Yün þapkasý, sarý çizmeleri Onun si mgesiydi Bana bakýp gülümsedi Sonra baþladý anlatmaya;
"Öptüm deniz kýzýný kayalýklarda Sonra kayboldu dalgalarda Gelmez mi yine acaba" diyordu Deniz kýzýna sevdalý Miço Çýra gibi yanmýþ Sevdim onun avare hallerini
Kaptan el sallýyordu tekneden Güneþ iyice yakmýþ yüzünü Beyazlamýþ saçlarý Nasýl da yakýþmýþ top sakal Yine baþýnda þapkasý Baktý öyle güzel... maviler güldü yüzünde
Seslendi Kaptan’a Miço; "Hadi be Kaptan aðabey... bize yine bir þiir oku"
Ve Poseydon duruþuyla dikildi Kaptan Gür sesiyle baþladý okumaya;
---- "__en çok sevdiðin mavileri ( denizi ) toplar gibi ben toplarým bir daðýn eteklerinden
istediðin þiir olsun can’ým yazarým ...
geceler her yerde aynýdýr ve yusufçuk kuþlarý ve bir buluta baktýðýnda ansýzýn yaðan yaðmur / ve gökyüzüne akýtýlan gözyaþlarý tüm gecelerde hep ayný renktir. __" /Orhun Basat/