ekim yaðmurlarýyla
..
ifþa et beni geceye
karanlýðýn derisine sür hasreti
aykýrý ol
sanatsal yalnýzlýðýyla, biz adlý umuda
kýr kemiklerini, biraz aðrýlý olsun aþk
öyle ya
çayýn deminde ki tazelik gibi durmaz
bazende
bayat acýlarýyla yakar terini sevda
bilirsin..
durma
kelepçele o kentten bu kente yollarý
çýkmazlarda kala, kala gebersin özlemlik
..
yerçekimi bittiði vakit
kederli ruhunu býrak düþsün göðün uçurumuna
görecektir ki kar toplamýþ bir bulut kabilesiyim
zannetmesin daðýlýrým topraklarýn vahim pasýna
havanýn ýþýk hýzýyla süzülerek kaybolurum
ve hissedemez ne buzul çaðý, nede ekside aþk beni
geri, geri giden trenlere benziyor adýmlarým
sýrtýma bakan bilmediklerimle kavra beni
alýþkýn deðilim çiçeklerin tozlarýna
baharý rüyalarýn rahminden doðarken gördüm
kýsýk bir gaz lambasýyla aranýrken bizi
deli raporlarýna ikamet ederken buldum kendimi
..
uzun sessizlikler içinde lal resimler vardýr ya
hani suretlerin kýpýrtýsýz hüznünden akar anýlar
kapý çerçeve kýrýlsa kanýn donmuþçasýna duymazsýn
devrilse betonlar hükümlü avlularýn aðaç gölgelerine
çevirip baþýný þaþkýn bakýþlarla öldürmezsin aklýný
sadece fotoðraflarýn kanamasýdýr gözlerinden akan
gerisi iklimsiz, saatsiz, takvimsiz bir kayboluþtur
iþte tam o kayýplarýn mezarlýðýna defnet beni
üzerime örteceðin bir deniz mavisi ve gece laciverti
uðraþma toprakla, çakýlla, duayla, sabýrla, aðlamayla
tarihi kesik olan sevdalarýn yarasýna serp kalanýmý
birde her asrýn ayak iziyle gelip düþlerimi sula
olur mu.?
..
anlaþýlamaz deðildi sana sevdalar dizmelerim þiirlere
apaçýk kavgalar tertiplediðim beyaz sayfalarla savaþýmdý
daðlardan geçmiþ zemherinin deriyi yýrttýðý zamanlarda
ölü çocuklarýn gülümseyiþleri asýlýydý yýldýz, yýldýz arþa
onlarýn yarýnlarýný katýp yüreðime çoðalttým sana hayatý
paragraf baþlarýydý hiçbir baþlangýcý içermeyen karmaþalar
hissederek tasvirledim iþte
gözlerinde mercanlarý, saçlarýnda vataný
beyaz atlý prensler, þatolar, krallar yoktu mýsralarýn ülkesinde
varoþlardan sabah yedide inen iþçilerin cýgarasý yanardý harflerde
birde
titremekten geberen Allahsýz acýlara göðüs geren insanlar vardý
kalemin siyahýndan düþerdi tramvaylar dolusu þehirler
buruþturup attýðým müsveddelerde kalýrdý kasaba yalnýzlýklarý
þair deðildim ki sevgili, þair deðildim ki ütopya yaratayým
sadece karalardým gecenin tenha düzlüðünde sana dair herþeyi
herþeydi bildiðim, bilmediðim kadar
hep senli tümseklere takýlýp düþmelerim
..
sonra
akþam voltalarýnda rehin kaldý kirpiklerime mülteci kitaplar
baþ ucumda yediveren renkleriyle kristalize duygular duvarý
mektuplarýn açýk kapýsýnda duran mor sedefli parmaklarým vardý
Rum meyhanesinden saðýlan kardeþ yoksulluklar türküsü arasýndan geçip
vaftiz edilmemiþ terk düþler dükkanýna sattým neyim var neyim yoksa
dramatikti boþluklarý sýð sokaklarda pervane kelebeklere aðlamak
özümde intihar etmiþ hayal resitali senfoniler sustuðundan beridir
bütün lal kayýplarýmla senin sesinde gezindiðimden haberin bile yoktu
bilmezdin kýrýk kemiklerimin altýnda saçlarýna masallar anlattýðýmý
Don Kiþot olduðum sabah beþlerinde siyahlara hücum konutu vermelerimi
Roobin Hood gibi umutlulardan umut alýp sahipsizlere daðýttýðýmý bilmezdin
soluðum bir çýðlýk olup rüzgarýn sýrtýnda pencerene çarptýðýný, ah çarptýðýný
duymazdýn, duyamazdýn !
..
ve asfaltlarýn yan koltuklarýnda belli aralýklarla seyahat ederdi sesler
hasretler vardý tellerin içindeki küçücük evrenin hüzünbaz geçmelerinde
kadýnlar kýyametti uzak bir adamýn sakallarýndan intihar eden özlemlere
adamlar çaresiz bir gurbetin yabancý ayazýnda üþürdü dokunamadýðý tenle
ben ne asfaltým bunca tedirgin yýðýlma da, nede tellerdeki kelime ölümleri
kendime kurulmuþ rakamsýz, harfsiz haliyle yol üstü bir bardak çaydým o kadar
zulada terine sinmiþ coðrafyalarýn antik hikayelerinden arta kalan anlamlar
ve manalarýna göçebe olmuþ zakkum renkli gülüþünden hasýr altý bir bahar vardý
artýk resmi olmayan illegal bir aþkýn Babil efsaneli adamýyým,
yoncalar kendine yurt bulduðu zaman, kentler ayýkladýðýnda karanlýktan
meçhul derviþler simyacý hular serince ýrmaklarýn suyundaki yazýlara
demirden aðýr sessizlikler yer altýna çekilip rüyalar açýnca þarkýlar
ve beþinci iklimin kutsallýðýyla deðiþince dört mevsimin ezber sancýlarý
korkulu olsa da metni sözcüklerinin, bana hep bir aðýzdan seslen sevgili
..
kaybolmaya ramak kalmýþtý, gözlerin tutup çekti beni zifiri ayinlerden..
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.