dükkanlarýn kepenkleri; her sabah erkenden açýlýr, her akþam korkunç bir gürültüyle kapanýrdý yaþardým yalnýzlýðý, karanlýðý... cumartesileri elektrikler kesilirdi çarþýya yaklaþýrken gofret, leblebi naylon ve lastik kokularý çarþýnýn beton yollarýnda bilyalý tekerlekli el arabalarý kalabalýk arasýnda yerleri pisletir, lastik tekerlekli atarabacýlarýnýn atlarý kulaklarý hamal baðýrtýlarý “ekmek parasý” yük taþýrlardý atarabasýyla Dellallarýn Aziz, Gürbüz, Tekelilerin Memetali, pazar kalabalýk, baþka arabacý da yoksa pazarlýða yanaþmazlardý pazarlýk için bile fiyat soran onlara taþýtmak zorundaydý deðilse aralarýnda kavga çýkardý bela tüter kalýrdý Dellallara çatýlýr mý..
-buðday pazarý-nda elleþenler, kollaþanlar olmadý çuvalýný sýrtlayanlar yere dökülmüþ zahiresini serçelerden koruyanlar bir taraftan da þehirliye verip-veriþtirilerdi (Yalvaç onlara göre þehir) olmalý “-þeer yerinde býrað insaný, guþ bile arsýz, aç, gözü doymaz hýrsýz, görüyosun de(ðil) mi”
bu yandan “-huyh ha”layorun ho yanna çokaþýyollar baþýndaykana go(y)macak ayný mitli þe(h)erin adamý ðibi gözü doymayoru”
sonra biraz fazla yüklendiklerini farkedip “-valla epap onnar da haklý köy yerinde hanký gapýya varsan iki sunum ekmek veren olu(r) da þe(hir)rde kim-kime, dum-duma acýndan ölsen getsen kimin umurunda kimin habarý olu de(ðil) mi ya adým atsan parayna”
köydeki ðibi fakir bi dene olsa kýrýntýynan doyar onnar da mezbur, su akarkana desdiyi dolduracaklar gýsa ðünün tecareti bizden ne tüy goparsalar kar sayacaklar”
yaþlý, acayip elbiseli bir adam yoldan geçen olmadýk birini durdurur þýrýngasýndaki boþluðu karþýdakine zerk eder bedavadan alýp-almayacaðýný sormadan küçük þiþelere koku doldurur pazarlýk arkasýndan baþlardý sanýrým “Sücüðüllü Gasabasý”ndandý ama esnaftý, pazarlamacýydý
Çýnaraltýnda kime rastlarsa þans eseri “-boba bu esans, senin bildiðin hacý misi deði(l) bu misk kedisinin terinden imal ediliyoru bu kokuya heþ bi patiþa(hý)n gýzý “hayýr” deyememiþ Tokat milletvekili Ali Þevki Erek Erzurum milletvekili Rýfký Danýþman Cumhuriyetçi Güven partisi genel baþkaný Turhan Feyzioðlu bu kokuyu sürüyoru ve baþlardý bütün partilerin ileri gelenlerini saymaya Antep milletvekilinin beþ karýsý ondan neye vazgeçmez”imiþ … neye … “-helbet!” “bu koku yüzünden”,
þayet Halk Partili birine rastlamýþsa; Halk Partililerin Demirel’e ne dediði deðilse Demirel’in CHP’lilerin aðýzlarýnýn payýný nasýl verdiðini ya da “-amca maþallahýn var yau, genþliðini nassý goruyorun yenge de genþ mi bari tabi öyledir, deðilise ….” …. ya da olmadý “-sen hasdamýsýn bizim oðlan seni son gördüðümde çaký gibiydin yau haným getdi mi yoðusa hýý!, haralda evde iþler bek eyi deði sen beni diðne, al þu kokuyu o takike iþi ba(ð)larsýn evel-Allah .. deðilise gel bana emme; o sefer hu kokudan verecen, tanii … bu birez bahalý emme ossun dost iþi yaparýn sana, emme ne gereði var hinci bi de onun yanýnda bi de ot vermem ilazým zati o ot da hinci yanýmda yok
bundan taha tesirlidir.. birinde abeyin birine bi gram merdiydim beni bi gördü bu elimden öpüyoru aya(ðý)ma gapanýyoru “yau bizimo(ð)lan sen nerdeydin” sayanda o(ð)lan bobasý olacan”
evel Allah… heþ gorkma, olmadý mý ….. gelip yakama yapýþacan”
hemen geçer ötekine hala zýpçýk gibisin maþallah olmadý berikine dipçik gibisin yaðlar olmadý yalvar-yakar ama iþi baðlar.. herkesi bir þekilde kafa-kola alýrdý ilk fiyatýn çooookk, çok altýnda cüz’i bir fiyata da olsa illa herkese bir þeyler satardý
satma þansý olmasa bile; býyýðýnýn ucu çenesine doðru uzun biri geçiyorsa oradan “-helal be, sizin gibi genþler oldukça bu millete zeval gelmez” gencin yürüyüþü deðiþirdi..
uzun saçlý, ispanyol paçalý birileriyse geçen yoldan sizin gibi Atatürkün genþliði olmasa memleket ilerlemez Arabisdan oluruz, Arabisdaan!! Gazi Mustafa Kemal’in istikbalimizi emanet ettiði Türk Gençliði!... bu genþlið iþde
herkesi gaza getirecek bir þey bilir bir þekilde yolunu bulur