ESKİ SANDIK
ESKÝ SANDIK
Sevgi denen gizem, kalbimde;
Senin sevme ihtimalini bulmayýnca,
Katlanýp, naftalinlenip, kaldýrýldý
Eski bir sandýða…
O sevgi ki; çok ama çok üstündü,
O sevgi ki, gözlerin tek büyüsüydü,
O sevgi ki, kilometrelerce uzakta olsa,
Þelale misali çaðlardý.
Sevilmeme ihtimali yok sanýrdý,
Böyle yüce, böyle içten bir sevgiyi,
Kim ama kim görmez diye sýzlanýrdý,
Karþýlýðýnýn yok olduðunu nihayet anladý.
Eski sandýða, kalbim süsleyip püsleyip sevgisini sakladý,
Yýllar onu silemez diye aðlardý.
O eski sandýkta, deðer üstüne deðer katar
Anlamsýz acýlara yelken açardý.
Bir gün bir adam çýkageldi,
Gözlerinde gülücükler,
Dillerinde anlamlý sözler,
Eski sandýk unutuldu.
Ve o adam kalbimin sesi oldu,
Sevgiyi, ama gerçeðini onda buldu,
Yüzler güler, eller sevgiyi tutar oldu.
Merakla eski sandýðý buldu.
Hani derler ya durdukça deðerlenir antikalar,
Eski sandýðýný açtý kalbim, nafile sadece modasý geçmiþ bir saltanattý.
Devir Cumhuriyet, anlayýþ demokrasi
Sevgimse sonsuz, eski sandýk çürümeye terk edilip anlamsýzlaþtý...
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.