Olumlamak için hece taþýný,
Mihenginden ayar ala gelmiþiz;
Söz okunun yayý kýrdýðý demde,
Kemaný kalemle çala gelmiþiz...
Ýlham süpürerek elentimizden,
Derya deyiþ umduk çisentimizden,
Galiba, özdenlik özentimizden
Anlam derununa dala gelmiþiz...
Savurup tekmeyi parsa tefine,
Kördüðüm atmýþýz ikbal ipine;
Öykünene miras gizli define,
Ülfet çömleðine dola gelmiþiz...
Od’a ram ederek ene putunu,
Odun ise od’un saydýk o dûnu,
Asalak düþ bilip ökse otunu,
Bela sapaðýndan yola gelmiþiz...
Tefekkür eyleyip inceden ince,
Belledik her oluþ yerli yerince;
Hüsran çiçekleri yemiþ verince
Güz elmasýna renk ola gelmiþiz...
Ýç göz, hatamýzý görsün diyerek,
Ýlliyet izini sürsün diyerek,
Kemter nefsi azdýk sýra döðerek,
Suçu kendimizde bula gelmiþiz...
Dünyalýk eserin banisi fani,
Derdest, bu koþma da bitimli yani;
Varýmýz emanet, gönlümüz gani,
Keçemizi suya sala gelmiþiz...
Töreyi gözetip bütün iþlerde,
Yokuþa týrmandýk hep iniþlerde;
Erenler, " ölmeden öl " demiþler de,
Özümüze salât kýla gelmiþiz...
Vatan, millet, bayrak, mübarek ezan,
Tek önceliðimiz, sanmayýn ki zan,
Öbür tarafta da Türkçedir mizan,
Þol sebep ölçüyle dile gelmiþiz...
Vahiy muhatabý em arý’sýndan,
Bilgece pay kaptýk en arýsýndan;
Ýmge devþirerek gün sarýsýndan
Edeb kovanýnda bala gelmiþiz...