Affetmiyorsan Tanrým,
gece yataðýmdaki fahiþeyi ihtiraslý öptüðüm için.
Sonrasýný bir Budist tapýnaðýnda yeni Tanrý’ma tapýnarak.
Everest’te geçiririm,
Belki de Tanrý Manitu’nun büyücüsü olarak bir totemin içinde,
sende kayýtlý tüm günahlardan kurtulurum.
Kadýnlar günahkâr oldu, günahkar erkekler için
Ahlaksýz eðilimler sadakatsiz birlikteliklere ihanet için
Namus cinayetlerinden feyiz almadýlar,
inkiþaf olmadý namussuzlukta;
Tüm erkekler jenosit, tüm kadýnlar recim edilsin…
Bu kadar gaddar isen bütün kullarýn kaçýp kurtulsun…
Bir çok Tanrý var seviþmeleri özgür…
Bataklýkta bir gül açmýþ tohumlarýmdan;
Þimdi durursam, bir daha gidemem.
Dikenlerini sýyýr at da gidelim ya da giderim sevdaný çekerek…
Piyano çalabilen erkeklerin soyu kurutuldu,
Beni reddedersen aslýný inkar edersin gülüm!
Seni ben varettim, yok olmana sebep olabilmek için…
Ýç savaþlarýmdan çok yara aldým,
Bedenim çok sarsýldý göz yaþý dökmekten…
Everest þimdi çok soðuktur, üþürüm.
Affet be Tanrý’m, ne olur affet!
Affet de gitmeyeyim bir yere, kalayým.
Öpmem bir daha o fahiþeyi… Söz…
Ruhumu satýn alacaðým þeytanýn köleliðinden,
Sana kul köle edeceðim…