Þiirlerimi som ruhlarýn irdelediði
Bir zaman tünelindeyim...
Baþlangýçtan günümüze dek ölmüþlerin,
Þu andan kýyamete deðin doðacaklarýn
Önünde, yazdýklarým, yazacaklarým,
Güz civcivleri gibi titreþiyor...
Ekim’in solgun öðle güneþinde
Gölgem ne kadar da kýsa...
Omuzlarýmda büyük bir aðýrlýk,
Yerin yedi kat dibine geçiyorum;
Düþüncem akkor;
Dilimi, kâðýdý, kalemi
Ve benim sandýðým her þeyi eritiyor.
Dünya’nýn en derin,
En zayýf noktasýnda
Bir okyanusun karanlýðýna patlýyorum...
Karetta-karetta !..?
Yaþayan okurlardan hiç biri,
Duymuyor,
Bilmiyor,
Ýlgilenmiyor...
Cýzýrtýlar eþliðinde
Kendimi katlýyorum.
Karetta-karetta !..
Oldu olacak,
Kýrýlsýn nacak deyip,
Su altý mercan çarþýsýnda
Sini kaplumbaðasý bir Sahafýn
El yazmalarý rafýna atlýyorum.
Karetta-karetta !
Burasý o kadar loþ ki,
Artýk bir gölgem bile yok...
Beyaz balinalý
Dalgýç ecem de nerede kaldý ?..
Meraktan çatlýyorum.
Karetta,
Ka-ret-ta !