MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

Papulya
Renas Tutaste

Papulya



’’ Sürgün yýllarýnýn baþlangýcýydý . . .
ve sonsuza kadar ölü gibi yaþamanýn da . .

acýyla yoðrulmuþ düþünceliler ,
ellerinde silahlarýyla ,
taþlý yollardan ,
tozlu ve çamurlu yollardan geçerek ,
Lazona’ya kadar gelmiþlerdi . .

kaç coðrafyadan ,
kaç dilden insanlarla yürümüþtü o yollarda .
geçti yalýn ayaðýyla ,
Çaðlayan Köprüsünde saðýnda Ermeni dostu ,
solunda Kürt dostu , orta da Rum dostlarý.
tebessümleri anýlamak için ;
bir flash patlýyordu ,
siyah beyaz bir resim ,
Çaðlayan Köprüsünün üstünde bir aný . ’’

Lazona’da fiþekler patlarken bir bir gövdelerde ,
yok edilmeye mahküm edilmiþ bir kaç hikayelerdik aslýnda .
limana demir atan türkülerin ihanetini bilemezdik ,
bu yüzden çok oldu yurdumdan sürgün edileli . . .

Lazona’da ay gökyüzünde bir baþkaydý ,
bir baþka olurdu yüreðim .
alazýnda pazlanan,
parýltýsýnda cebimizde dolu dolu çakýl taþlarý
elimizde sapanlar ,
kanlar içinde yere uzanýk çocuklar, kadýnlar , nineler . .

Lazona’da katliamlar yaþanýyordu . .
sonsuza kadar bir hiçlik ülkesi olma adýna.

Lazona’nýn taþlý yollarýnda ,
küçücük elleri kelepçeliydi .
yalýn ayaðýyla ,
etrafýnda olup bitenleri seyrediyordu .
çalý çýrpý siyah yamaçlardan kopup gelmiþlerdi postallar ,
söküldü çiçkeler köklerinden .
dilini yutmuþtu Papulya,
korkuyordu ,
bedeni titriyordu .
ruhu dayanýlmaz bir þekilde acý çekiyordu ,
gözlerinden bir damla yaþ düþmüyordu .
badem gözlerini gererek bakýnýyordu sadece . .
haykýrmak istiyordu , haykýramýyordu .
boðazýna düðüm düðüm olmuþtu tüm kelimeler ,
sadece bakýyordu .
postallar köyüne girmiþ ,
her yeri talan ederek ,
evleri ateþe veriyordu .
ne mor menekþeler kaldý geriye ,
ne de yayla çiçekleri .
su içtiði dereler de kurutulmuþtu .
kadýn, çocuk demeden herkesi öldürüyorlardý .

Papulya ’nýn küçücük elleri kelepçeliydi ,
yalýn ayaðýyla olduðu yerdeydi .
rüzgar esiyordu ýlýk ,
Karadeniz kan aðlýyordu ,
Lazona’nýn eþsiz manzarasý ,
o güzellikler, bir gecede yok edilmiþti .
taþ üstünde taþ hiç bir þey kalmamýþtý artýk ,
ýlýk bir rüzgar esiyordu güneyden ,
beyaz elbisesinin entarisini savuruyordu ,
uzun sarý saçlarý omuzlarýna akýyordu .
Papulya ürkek gözlerini aðýr aðýr yumarak ,
baþýný gökyüzünün eþsiz manzarasýna kaldýrýp
gözlerini sonkez gezdiriyordu .
yýldýzlar yakýnlaþýyordu ,
ay çekiliyordu karanlýk gecelerin içine .
bulutlar sarýyordu etrafýný ,
karanlýk gölgeler geziniyordu taþlý sokaklarda ,
evlerin sarý solgun ýþýklarý bir yanýp , bir sönüyordu . .
Papulya badem gözlerini karanlýk gecede etrafýnda gezdiriyordu ,
alevler içinde kalmýþ evler ,
çýðlýklar, silah sesleri . . .
gümbür gümbür çaðlayan nehirin içsel çýðlýklarý ,
yüreðine aksediyordu . .

yýllar sonra . .

bem beyaz yollardaydý Papulya ,
hayat ve yaþam arasýnda ,
gökyüzünün gýcýldayan merdivenlerinde ölüme paralel yürüyordu .
duvarlarý beyaz kireçlerle boyanmýþ ,
pencerelerin pervazlarý mavi ,
bahçelerinde çeþit çeþit çiçekler ,
pencere önünde saksýda baþ kaldýrmýþ mor menekþeler ,
bahçe kapýsýnýn saðýnda ve solunda
kýrmýzý, sarý, beyaz ve pembe güller karþýlýyordu .
kýsa ve huzurlu bir yolculuða eþlik ederek ,
insanýn bedenini ve ruhunu sararmýþcasýna ,
çiçeklerin ve renklerin düþsel tünelinden geçerek evinin kapýsýný açýyordu Papulya . .
iki basamak yukarý çýkarak ,
evinin kapýsýný açtý .
çantasýný askýlýða asarak ,
üzeri beyaz örtüyle ,
rengarenk kumaþý korumaya alýnmýþ ,
küçük, þirin koltuðuna kuruldu .
kadim diyarýnýn sur diplerinden koþar adýmlarla ,
köyün soðuk sularýna konakladý sanki .

koltuðunun sað tarafýnda kalan masadan gözlüklerini eline alarak taktý
bugün bir þeyler yazmak istemiyordu ,
caný sýkkýndý .
talan edilmiþ günleri düþlediðinde ,
bilmem kaç yýllýk hikayeler karaladý bu koltukta .
hayattan bezmiþcesine býkkýndý .
küçük ve bir o kadarda þirin bir ada da sürgündeydi .
kimsenin kapýsýný çalmadýðý,
kimsenin konuk olmadýðý ,
kimsenin de gelip davet etmediði ,
sadece martýlarýn konuþtuðu ,
ve fýrtýnanýn bir þarký gibi ýslýk çaldýðý ,
bilmediðim bir yerdeydi . .

bu küçük ada da ay’sýz gecelerde kývrýlýp ,
gökyüzünün larcivert karasý gecelerine bakarak sevdiði masallara bulutlarýn üzerinden uzanýrdý ,
yýldýzlarýn kikirdeyen gülüþlerin duymasaydý diþlerini döküp kýracaktý .
sonsuz gülüþlere ilikleyip dudaklarýný ,
öylece kala kalcaktý .
dolandýðý bütün kentlere uzaktý artýk Papulya ,
bir kýyý kasabasýndan göçüp ,
kimsesiz bir adada sürgündeydi .
anýlarýna tenha kalmýþtý artýk Lazona ,
ýsýtmýyor hiçbir gülüþler ,
ýsýtmýyor artýk hiçbir samimi yaklaþýmlar , merhabalar .

Zifona sürgün diyarýnda ,
kurak topraklarda .
bir aðacýn gölgesinde baðdaþ kurarak ,
Papulya’yý düþlüyordu ,
eline aldýðý defterine ;

’’sen artýk yurdundan uzaktasýn ,
eskitilmiþ ,
talan edilmiþ ,
yok edilmiþ bir sevdaya aitsin..

çünkü; yitirilmiþ düþlerden geriye kalan sadece bir ölümdür .
geriye kalan bir benim ,
ölüyüm .
ya da yanaklarý, dudaklarý mor mor olmuþ ,
kalbi soðuk ,
ruhu kayýp ,
bir ceset...

coðrafyam çok uzak kaldý bana ,
ne bir cana kýydýk ,
ne de bir caný dýþladýk içimizden .
yakamýza yapýþan onlar oldu ,
acýlarýný tatlýya sararak sevdalarýný anlattýlar .
çelimsiz bir çocuktum ,
yüreðim benden önce büyümüþtü ,
baþ kaldýrýþlarým ,
yüreðimin arasýnda saklýymýþ .
kaçmak sýðmadý içime ,
ben ; Karadenizliydim . . ’’
Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.