testere
farklý çift saplý bir testereydi istanbul
bir ucunda biz
öteki ucunda istanbul yalnýzlýðýmýz
hayatý kesiyorduk kardeþce
yarýsý bize
yarýsý istanbul yalnýzlýðýmýza
kayayý yaran bir filizin
yaðmur damlalarýyla
bilenmesiydi burada yaþam
su yüzeyinde kalmaya çalýþan
insanlarla dolu bu koca þehir
saðýrdý
bir dað parçasýnýn altýnda kalan kýsýk seslere
güçlüysen varsýn
beyoðlu ’nun arka sokaklarýnda
bir yosmanýn çýðlýðýna umarsýz
býçak yüzlü
insanlarý vardý
þekere hücum eden karýncalardý
kolay paranýn ardýna düþen
ötede
feleðin sillesini ekmek peynir bilip
bu þehr-i istanbul’un martýlardan önce uyanan
gülmeyi unutan
bozkýrlardan daðlardan denizlerden gelen
küçük insanlarý...
önce türkülerini taþýdýlar
sonra
davalarýyla aldýlar soluk
olsun istediler bir avuç topraklarý
hiç unutmasalar da köylerinin kokusunu
velhasýl
hayatýn gemisi su almýþ
doðduðundan beri karaçalý
ufku maden ocaklarýndan öteye gidememiþ
neye el atsa sümüklüböcek misali yapýþýp kalmýþ
çok insan taþýrdý
timsah derisini andýran bu þehir
hayatýn geometrik þekilleri saç baþa girmiþ
hep kazanan çember
gönül gençyýlmaz
Sosyal Medyada Paylaşın:
gönül gençyılmaz Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.