ÇAKIL TAŞI
Zamansýz bir mevsimde sürüklendiðin dere yataðý,
Savurursa seni kenara, en kenara,
Ve yabancý olduðun güneþin ýþýðýný alýrsan içine, ta içine,
Sonrada bu ýþýðýn ýsýsý baþlarsa seni yakmaya,
Korkma!
Sorun deðil için için ýsýnýp yanmalar,
Ta ki damlayýncaya kadar,
Ýmkânsýzlýðýn gözyaþý çakýl taþýna,
Ýþte o zaman,
Güneþin ýþýnlarý gibi,
Binlerce parçaya ayrýlýr çakýl taþý,
Savrulur ýþýðýna, sýmsýcaðýna,
Derken kavuþtum ona,
Bak verdiðin sýcaðýn burada,
Bir de bakar ki düþmüþ tanýdýk sulara,
Ama ufalmýþ daðýlmýþ,
Sonra baþlar yakýnmalar,
Tutulamayan parçalarýn ateþimidir?
Yakan teni,
Faydasý olmaz ne kendine, ne kimseye,
Nerede çatlayan çakýl?
Nerede koparýlan güllerin kokusu?
Yoksa öç mü alýyor güller?
Bizi de mi saklýyorlar güller gibi,
Zamanýn jile tinli kutusuna,
Tanýdýk eller,
Ya diller,
Yakýnmalarý acýlarýma ezgi olur,
Ve baþlarým dönmeye,
Döne döne,
Zaman çýkarýr beni yükseklere,
Acýlarýn en derinine,
Bilene ve bildirene.
BENDAS 26.12.2007
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.