Adam gibi bir adam seçmekte çok zorlandým.. “Bugün dünden iyisin!” Diyen kayrýlmýþ oðul.. Þöyle bir etrafýma nazar ettim, pýrlandým.. Sofrada helâl lokma yiyen seyrelmiþ oðul.
Bir adam, haramlardan han, hamam, saray yapsa; Derler ki: “Akýllýymýþ…” Akýl sýyrýlmýþ oðul.. “Dicle’nin kenarýnda, bir kuzuyu kurt kapsa.” “Ömer verir hesabý.” Nas’tan ayrýlmýþ oðul..
“Haram çoktan, az helal hayýrlýdýr; muhakkak!” Mümin’in kazancýnda düstur buyrulmuþ oðul. “Çalýþýp kazanýn siz; ondan da edin infak. Fukarayý gözetin!” emri duyrulmuþ oðul!
“Üçte biri boþ býrak!” Düsturuyla örülmüþ Ýslâm Sofra adabý, “ful”le evrilmiþ oðul. Týksýrýncaya kadar yemek mubah görülmüþ. Devlet malý ortada: “Yenler kývrýlmýþ” oðul..
Haksýzca bir kazancý, sen sen ol: Hak belleme! Haram undan, nerede hamur yoðrulmuþ oðul? Hakkýn olmayan akçe, az ya da çok; elleme! Allah’a tövbe eden kullar doðrulmuþ oðul!
-muhacir bozkurt- Mustafa KÜTÜKCÜ 07.01.2014 – DENÝZLÝ.