gün aðýr aðýr solar penceremde
ufkun gerisinde mor bir akþamüstü
zamanýn kum saatini bekler yine
dalýnda solan
kuruyan
hoyrat rüzgarlarla savrulan
nice yapraðýn hüznü belki
düþen her kum tanesi
oysa nice kurban verdiðimiz
hain tuzaklardan arta kalan
kan kýzýlý kýþlarýn
artýk dinmez zemheri ayazlarý
topraðýna sinmiþ kokusu durur hala
öksüz bir menekþenin
bekler hala baþ ucunda kanayan
eski bir zamanýn yaralý kuþlarý
göz göz kanar gökyüzü
eskimeyen bir hüzün dolaþýr ruhlarý
öylesi aðlamaklý bulutlarýn
sarýya sarýlmýþ mor siyahý akþamlarýnda
bir ömür bitmeyen bir hikaye bu aslýnda
bitmez de artar sanki
zaman koparsa da sararmýþ sayfalarýný
gün gün acýtýr yine kalaný
hep yeniden acýyan yanlarýný
nice solan gül’den
yaþanmadan yitirilmiþ gün’den
eskitilmiþ bir zamandýr bu
durmayan iç kanamasý
çaresiz bir yaradan hatýra
büyür evlat acýsý gibi
ayrý bir derdin koynunda
eskir iþte nisan
yeni girmiþken oysa
baharýn kýrýk dökük kapýsýndan
varsýn eskisin býrak zaman
yeni umutlarý yeþertmek zamaný þimdi
eski bir tohumdan
taze tomurcuklara
topraðýn sevgi kokan ellerinde
ve emeðin onuruyla baþý dik
gözleri deniz mavisinden
kardelenler büyütmeli yine
ayaz kýþ bahçelerinde ...