Yokluğunda…
Seni sigara dumanýma saklýyorum,
Bir gün olur da almasýnlar diye…
Her içtiðimde sana kan kusturmasýnlar…
Seni üzmesinler diye…
Senin mazini diziyorum küllerin arasýna.
Mesela; küllerini izmarite hiç yaklaþmýyorum.
Sana zarar gelmesin diye…
Bugün kendimden vazgeçtim.
Sensizliðin acýsýný bir bardaða doldurup, Ayaþlýðýna içiyorum.
Bana uzak olduðun kadar yakýn,
Yakýn olduðun kadar uzak olduðunu biliyorum ama…
Geminin bir gün limana geleceðine inanarak bekliyorum.
Çok üþüyorum sevdiðim.
Senin bana sýký sýký sarýlýþýn vardý ya…
Ta þu kalbimde his ediyorum.
Korkuyorum sevdiðim.
Bir gün olsun seni görememekten…
Hatýrlýyor musun sevdiðim?
Sen üç baþlýklý çataldan nefret ederdin.
Ben de inadýna inadýna anlatýrdým.
Ha bir de… Bana söylediðin o güzel alfabeler vardý ya,
Halen aklýmda Avrupa fon müzikleri gibi dönüyor.
Hatýrlýyor musun sevdiðim?
Beraber yeminleri gövdemize saydýrýyorduk.
Sonra da… Gülücükler eþlik ediyordu.
O gün, sokaklar…
Latin alfabesine sanki dönmüþtü.
Bugün hava buzullu sevdiðim.
Sokak nemsiz, gönlüm bir hayli keyifsiz!
Þimdide gemilerin okyanusa batarcasýna uzaksýn!
Limanlarýn, boþ kaptanlarý beklercesine hayatýna devam etmektesin.
Biliyorum, bana ayýracak kelimelerin yok.
Belki de var.
Ama ben, senden uzak,
Sen de benden uzaktýn!
Ýþte bu yüzden yapraklarýmý sonbahara savurdum.
Küllerimi uçsuz bucaksýz sokaklara saldým.
Þimdi senden bir þey istiyorum.
Sadece sadece bana dön gel!
Hikmetullah Yetkin-Moyes
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.