sökemezsin yüreðimden vidasý gevþemiþ çocukluðumu
ey hayat...
sana bir kaç cümlemsi sözüm var
saatin zilleri okula gitme vaktine ateþ alýrken
kediler bile afallamýþ, yolda önüme çýkamamýþken
terim terime karýþmýþ, koþmayý unutmuþken
sýnýfý þaþýrýp, müdürün odasýna girip koltuðuna
oturmuþken
yapacaðým dediðim dersimi
kulaðýma asýlý duran bir müdür parmaklarýyla
kapý önüne konduðum zaman karalýyordum hala
oysa ben çocuktum hâlâ
kulaklarým çocuk kulaklarýydý o zaman
küçük mü küçük
senin parmaklarýnýn arasýnda kayboluyordu hocam
caným acýyordu ama
söyleyemiyordum
nasýl diyebilirdim ki
uyumadým diye hocam
o yaþta ekmek parasýna gittim
ben yüzümü yastýða yaslamadým
dersimi yapamadým
bir sýcak çorba içip okul yolunu tutamadým
sýnýfý þaþýrdým
sýramý þaþýrdým diye ki hocam...
özrü mü sormuþtunuz hocam?
zaten özrü kulaklarýmdan diliyorum
kendimden önce neden onlarý büyütmedim
boþuna canlarý yandýlar
_ama geç kalmýþým_
__duymuyorlar__
siz var ya siz
en büyük þahit sizsiniz
deðil mi hocam?
söyleyin de affetsinler beni bu acýdan
fosil61. Ekim. 21. 2013