Sakıncalı Bir Gazel..
JEHR
Sakıncalı Bir Gazel..
sývasý dökülmüþ duvarlara o akþam çarpmýþtý yüzüm
yürüdüðüm yollara adým adým seni sorup küstüm
mor turnalardan kaçtým cebimde kayýtsýz bir kimlik
marallarým vurulmuþtu ceketimde yaðmur çamur delik deþik
senin bir þiirin yoktu / benimse mýzrabý sana dokunacak bir sazým
ben o meçhul masallarda hep kendime yad
aklýma da gezgin bir yabancýydým…
aðustostu / ilk yerin yeksan düþtüðü bir gülüþle gelmiþtin
baðdaþ kurup çok bildik bir türküyü tutup dil’ime dermiþtin
gözlerin tanrýçalarýn sofrasýnda kutsal bir þarap
gözlerin içerimde sallanan siyah saplý bir býçak
saçlarýn savruluyordu yüzüme birazdan kalkýp gidecektin
benim sigortasýz bir sürgün olduðumu
o sýralar sen nereden bilecektin...
an be an dönüyorum sana dair yaþanýlan her nefese
ayalarýmý buzlu buðulu camlar çiziyor / falcýlarým kayýp
geçtiðimiz kentler dolandýðýmýz mevsimler yaslanýyor göðsüme
okuduðum her kitaba inkarým / tapýnaklar varsýn dursun yerinde
kaç sýnýrda kaçýncý kül oluþumuz bu / kaçýncý yenilgimiz
efkarlarý deþip o masum sevinçleri kucak kucak üstlendik de
her kahkahamýzda çarmýh ve ötüþen mezar kuþlarý doldu içimiz…
bu yüzden konakladýðým her yerden ellerin ellerime seslenir
sonra o gizemli yerlerden aþký anlatan þairlerin bedduasý gelir
tutuklansam derim / bu sefer infazýmý pamuk parmaklarýn bilese
senin için nasýl öldüðümü / içtiðim zehirli sular bile hiç bilmese…
yalnýzým istanbul kadar daðýnýk üstüm baþým
her kaldýrýmda yakama paçama dehþet bir telaþým
seni sürüldüðüm seslerden bunca yýl sakýnýp sarmalayýp
sýð sulara düþen ay þavkýnýn renginde saklamýþým
ben ki hayýrsýzýn…þimdi…mermisiz…makamsýz…mecrasýz kalmýþým
bir bilsen sensiz / her þeye ne kadar çok azalýp
her boran nasýl da durulup uslanmýþým…
intihar kuþanan mektuplar taþýr sahil kýyýlarý
sakýncalý buhranlarý örter günlük gazete sayfalarý
dalgalarýn boðumunda çýrpýnýr durur yitirdiklerin
ne bir martý ne de bir gemi yanaþýr düþlerinin rýhtýmýna
bir alarga dökülür gözlerinden ýslanýrsýn
kaçýp gitsen de nihavent bir þarkýya
çýðlýðýný keser hüznün üþüyen serçeler gibi daðýlýrsýn…
þimdi ucube bir feryadým / eþiðinde sakallarým darmadaðýn
söndü ateþlerim ve bitti çakallarla tek kiþilik merasimsiz dansým
örselendiðim o isli kasabalarýn sisli bulvar gecelerinde
ne çok fikrime sensiz sakýncalý bir gazel gibi kalmýþým
ben ki vefasýzýn…artýk….silahsýz…sabahsýz…þarkýsýzým
bir bilsen yokluðunda / kaç sefer talan edilmiþ
teninden uzak kaç neþter kokunla uyanmýþým…
(Hem Mert Hem Metin Olandan)
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.