Sabaha Kadar Düşün

onu iki cam arasýnda ip çekerken
ve bir de
tanrýya yalvarýrken duydum
perdelere saklanan ellerimin arasýnda
dudaklarýnýn payýný arýyordum
bütün temmuz gecelerinde böyle olurdu
ulu salkýmlar öyle olgunlaþýrdý ki koynunda
infilak etsem
gerisi kalmazdý aklýmda

oysa tutuþurduk el ele onun istediði gibi
kalabalýk þehrin tam ortasýnda
aðzýna varana dek küçük arzularým olurdu
o bunu zafer þarkýsý saysa da
çekmezdim dudaklarýmý daðlar susana kadar

ben ve sen
iç istekten yaratýlmýþ iki ucuz
yüz yýlýmýn kaybýný sorma bana
bir aðaç altýnda ne güzel seviþirdik
ders verir gibi solucanlara

derken teslim þarabýný yatýrdým boynuna
iç ve öl dahasý benlik deðil
kýrýlma butonuna bas çok sýkýlýrsan
alevli dans çýðlýðýmý duyarsan sevin

bu bir yastýðýn saklý içi
ne olur ne olur dýþýný unut
konsantre bir bülbül sesi uyan
sonra sonra acýsý delirmiþ bir isyan
hadi sarýl duygularýma
bastýr bastýra bilirsen bayan

durulursa uyur saklanýrýz geceye
kýrmýzýya boyanmýþ yýldýzlardan geçeriz
bulutlarý neþelendir akýt rüyama
sonra bak bana bak bana
bir þehri hýzlý geçer gibi
yaþayanlar var mý bir daha bak
el ele bir otobüste
karartýlardan korkunca sevgimi düþün
okþasýn rüyaný dudaklarým
rahat uyusun sabaha kadar düþün.













Sosyal Medyada Paylaşın: