tebessümümle cebelleþen hüznüm beni yaðmur yap tüm düþler kadar kýsýk sesim
aynanýn ortasýndan gölgeme baktým sýrrýma dil çýkardý derim benim kederim kuþlarý dökülen þehirlere denkti deniz kenarýnda unutulmuþ ýslak bir balýk gibi çölü susuz býrakmayan mucize arýyordu çocukluðumu her yaným kýbleydi Allahým ayýkla geceyi üzerimden
yüreðim devrilecek gibi aðýr aðýr aðýr baðýrayým sonsuz aþklarýn arkasýndan
beþ duyulu kaoslar hükümetler, inanç sistemleri, devletler ve demokrasi ekim ayý, mayýs ve haziran binlerce yara göðsümüzde oluþan ve hatýralar eski fotoðraflar itina ile saklanan sýrlar arasýnda güneþ kokmuyor hava
maviden güzeli yok ölmüþ zaman içinde
þarkýlara geç kalýnmamalý aþka gelince sýra, boþa geçen zamana aðlanmalý
kaç saatliðine kaçmýþ ömür bir çocuk ne çok gülmüþtü dün ey çocuk,, göðsümden öp beni deprem çantamýzda saklanan sevda yýkýlmadan tut beni
felçli bir akþam üstü gibi denize düþtükçe ölüyor güneþ turnalara yüklenmiþ türküler avuç içlerinde uyuyakalmýþ düþler gibi derinleþiyor hasret
kaç solukluk bu ömür bu teslimiyet niye bir tutam öpebilsek sevgiliyi ay tutulur ses tellerimizde
sahi ne zaman gelecektin sevgili yaðmurumdan tut þehirlere daðýt beni gýrtlaða kadar çekilen yangýn þarkýlarýn serinliðine muhtaç
yer yüzüyle, yâr yüzünün kavgasýdýr hayat
güzel þarkýlar bitmez sevgili bitmez sadece sessizleþir