Bazen,
okyanusa atýlan akvaryum balýðý gibi soluksuz kalmaktýr hayat,
kaybolmak,
sularýn dev dalgalarýnda,
yok olmak gibi,
ya da ara sýra su yüzüne çýkarak nefes almak gibidir mesela...
Ya da yaðmurun altýnda saatlerce kalarak ýslanmak gibidir hayat,
üþümek iliklerine kadar,
hiç kurumayacak gibi,
soðuða ve ayaza razý olarak,
öylece ortada kalmaktýr,
ya da,
sýcak bir sobanýn yanýbaþýnda,
yaðmura bakmaktýr,
sýcacýk odadan...
Hayat,
hastaneye düþmeden ayakta kalmanýn zerafetini anlayamamaktýr,
ya da uzaktakini özlerken,
yanýbaþýmýzdakileri unutmaktýr,
Yanýmýzdakileri sevmeye çalþýrken de kimi zaman,
ýraðýmýzdakileri boþlamaktýr.
hayat,
sosnsuz bir adalet ile,
yanýlgýlarýn arasýnda sýkýþýp kalývermektir çoðu zaman...
Hayat barýþtýr, bir gül tanesinin mis kokulu yapraðýnda,
dikeni canýmýzý acýtýncaya kadar.
Bazen de korkunç uðultulu bir kavga...
gün doðumlarýnýn baþlangýcýnda,
Hayat yaþamadan yaþlanmaktýr kimi zaman...
yaþanmayan her sahipsiz dakikalarda,
bazen acý bir gözyaþý,
bazen se anlamsýz bir kahkaha,
sýrf atýlmýþ olsun diye,
sýrf ses olsun diye,
iki dudaðýn arasýnda...
Hayat...
sevdadýr,
sevgiliye uzanýp tutamadýðýn,
tuttuðunda aradýðýný bulamayarak,
hayal kýrýklýðý,
ve de tarifi imkansýz bir acý ile,
geriye sýçradýðýn...
Hayat hürriyettir demir parmaklýklarýn arkasýnda,
güneþi,
kelepçesiz mapusluklarda yaþamaya çalýþmaktýr...
Iþýðý avuçlarýna hapsederek,
gri akþamlarda,
onunla avunmaya çalýþmaktýr.
Hayat,
bazen anlamlý,
kimi zaman da,
anlamsýzdýr,
bizden uzak çekip giden bir trenin ufacýk vagonlarýnda...