Girenler kaybetti çýkacak yolu,
Boynunu bükerek kaldý içinde.
Pýnarýn gözünden beslenen gülü,
Kökünden sökerek kaldý içinde.
Ýlk giren sandý ki, kalýr ebedi,
Keyfince daðýtýp mekâným dedi.
Tanrýnýn yaptýðý kutsal mabedi,
Temelden yýkarak kaldý içinde.
Gizemli kovanda bal yapan arý,
Kirpikle yýkadý mermer duvarý.
Saçlarý uçuþan melek süvari,
Zirveye çýkarak kaldý içinde.
El âlem gülerken garip halime,
Hüzünbaz þarkýlar doldu dilime.
Sevgimin bulutu sevda çölüme,
Yaðmurlar dökerek kaldý içinde.
Ýlahi süslerle dergâha gelen,
Kurduðum cenneti yýkmayý bilen,
Yalandan aðlayýp gözünü silen,
Gülþeni yakarak kaldý içinde.
Beklenen son yolcu kapýdan girdi,
Gizemli mabedin sýrrýna erdi.
Duvarda parlayan resmini gördü,
Diz çöküp bakarak kaldý içinde.
Mehmet NACAR