DÜĞÜMLÜ GECE
En içten þarkýlar kadar güzel
En güzel þarkýlar kadar içtendiniz hepiniz
Siz benimle öyle güzeldiniz ki
Salt dört duvara bakarken deðil
Durup dururken de özledim sizi
Gülerken de özledim
Hatta sesinizi bekledim dar ve ýssýz ýstasyonlarýnda þehrin
Oysa bir yaðmur yaðsa o anda dünyaya
Ve topraðýn kokusunu duysam
Dinginliðimi yitirecektim.
-Ama her nasýlsa karanlýkta yaðmur yaðmýyor
Ve kimliðini kýskanýyordý gece.
Düðümlü ,hazin, boþ boþ bakan
Hastalýklý bir gece. -
Þimdi ben aðlarým da kimseler bilmez
Kayýp bir dukhaya aðlar gemiciler
Trenler son seferini yapar Ankara’ya
Çocuklar daha bir usludur uyuyakalmak için
Ýþçiler üçüncü vardýyadan dönme bir yorgunlukla
Böler yalnýzlýðýnýn yarýsýný sessiz evlerin,
Ben daha bir düþünür olurum
Bu ýslaklýðý.
Sonra,
Sabahçý kahvelerinde ‘’Handan’’ çalar,
‘’Adýný bilmediðim kuþlar’’uçar üstümde
Bir Sadri Alýþýk daha anlar
Menekþe gözlerde vefa olmadýðýný
Ama ben aðlarým kimseler bilmez
Kimseler. Anlamaz benim aðladýðýmý
Sade gemiciler bilir ve mýrýldanýrlar
Ýç sesimden bir Zeki Müren þarkýsýný
Ama unutmamak gerekir aðlamamayý
Size gelince ,yine size .
Bak ‘’Ne güzel þey size yoldaþým diyebilmek’’
Durup dururken ya da salt dört duvar arasýnda deðil öyle
Sözcükleri abanarak yüzünüze ve
Kalabalýkta dahi herkesi unutarak
‘’Yoldaþým’’ diyebilmek size
Bu köhne gecede bu mahur gecede
Ah ! En içten þarkýlar kadar güzel
En güzel þarkýlar kadar içtendiniz hepiniz…
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.