ve sen (aþk)
sadece þiirlerimde bir i mgesin artýk
...gidecektin nasýlsa zaten kapýdaydý gözlerin
hiç yadýrgamadým desem
kalsaydýn
belki memleket meselelerinden konuþurduk
gerçi sen ekmek kaç lira bilmezsin
...olsun bildiðin þeylerden bahsederdik
duyarsýzlýðýndan mesela
nasýl bir uçurumdur bu aramýzda
hangi ayaðýmý atsam
uzay boþluðu
bir de deli bir sevdanýn tuhaf hoþluðu...
...
seni anlatmak...
hiç sonu gelmeyecek bir filmin ön koltuðunda yer ayýrtmak gibi
dalgýnca seyrediyorum yokluðunu -sorma bana sorma sen
sizliðin ne olduðunu-
bazen seni bir hayalet sanýyorum
elimi uzatýyorum sonra
yanaðýný okþuyorum
batýyor sakallarýn avucuma
kan kadar gerçeksin
buz kadar katý
su kadar yüzümün yüzünle yýkanmasýna
içimde bir kýyamet
karný aðlayan oyuncak bir bebeðe benzetiyorum kendimi
hani yatýrýnca kirpikleri kapanan
oysa uykuyla iki düþman aileyiz san/ki Montegü ve Capulet
ve
düþlerimi Verona’da bir malikanede uyutsam da nicedir
sýrtýma batýyor bu sessizlik
bu rehavet
bakýþlarým ruhsuz ve boþ
seni terketmek düþüncesi
hiç kapaðýný açmaya cesaret edemediðim bir zehir þiþesi(ydi)
kollarým acýyor
uzanýp/ uzanýp sana tutunamamak
... aðýr çekim ölmek gibi
ellerim bile anlamsýz ve yabancý
sýcaklýðýn parmaklarýma düþmeyeli beri
gökyüzü avuçlarýmda
ve yýldýzlar iplere baðlý birer kukla
baþucumda bir bardak su deniz
ve ben ay ýþýðýnda adýný çaðýrmaktan hâlâ korkak ve aciz
*bana yasakladýðýn* ormanlarýn çitleri açýk sevgilim
rengarenk kelebekler þimdi aðaçlarýnda
ve þehrimin kayýp güvercinleri
bilmem hangi þarkýyý söylemektesin
ve ben ne zaman gelsem sana
lüks bir maðazanýn kapýsýnda yýrtýk ayakkabýlarýma bakan
o mendilci kýzým
(halbuki yeniyken çizmelerim)
ve ne zaman söylemek istesem seni çok sevdiðimi
kaybedilmiþ bir savaþýn
utancýyým
bundan sonrasý oyalanmak çocukça
bir ölüm salýncaðýnda
-ne ben senin hor bakýþlarýndan geçerek
ne de sen benim acýlarýma uðrayarak
elveda...
de_soulmate