Kanadım
Duy/ki sersem gülüþü kargalar dem baðlamýþ
Onur ayaklar altý üstünde baðdaþtan taht
Say/ki gelinen yere umut nemi çaðlamýþ
Yüzümüze gülecek prangadan altýn baht
Sayamadým kanadým bu zulüm benliðinde
Bende olanlar olmuþ divane kemliðinde
Ben nevruzu bilirdim yumurtadan sevinçler
Burç daðýnda beslenen menekþeler dilinden
Yanmazdý postallarým aþk ateþi bilinçler
Ülkeme yabancýyým bu çýðlýk direncinden
Yanamadým kanadým yüreðim örselendi
Yiyiciler elinden bit palas keselendi
Biliyorum dumurda tüm beyin dalgalarý
Cüceler ateþlemiþ bu oyun sahnesini
Geçiyor özümüzden ihanet halkalarý
Ellerinde çaðlarýn belgesel sahtesini
Kanadým kanayacak üç arþýn bedenim var
Elbet bu ihanetin gideni geleni var
Sevinç baþka bahara ama gönül isyanda
Yýkýlýr elbet bir gün ihanetin kundaðý
Ellerimle kavradým benliðimle nisyanda
Kurulacak yeniden mutluluðun sancaðý
Son kez bakýþým donuk izlerken adým/adým
Türklüðün kaleleri kanýmýzdýr inancým
Sosyal Medyada Paylaşın:
Ali Ekber Hırlak Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.