...
aþkým
bu sabah Galata*nýn ayaklarýndaydým
taþ duvarlarýnda gezindi ellerim.
sað yanaðýný okþar gibiydi parmaklarým,
hani güneþi içtiðim.
bir kaç basamak çýktým,
t ý k a n d ý m,
gözlerin takýldý boðazýma.
iþte ayný bu soðuk duvarlar gibiydi,
tam o sýrada bir martý adýný haykýrdý,
ne yana bakacaðýmý þaþýrdým.
uzun uzun seyrettim, hayalinle defalarca gezindiðim kuleyi,
sen bilmezsin ama,
kaç gece balkonundan yýldýzlarý seyretmiþtik.
bu kez dirseklerim aðladý halime,
çünkü artýk en çok gözyaþlarým acýyor.
bütün düþlerim hava boþluðunda
a
s
ý
l
ý
iþte;
ihmali süsleyip gözyaþýmla,
geri vitese takýp,
yokuþ aþaðý salmak bir ömrü,
olmadý.
yanýmdaki koltukta annem vardý.
hastanenin endamýna kilitlendi gözlerim.
evvel eski bilirsin þato merakýmý,
ve hatýrlarsýn atmak isterken kendimi,
beyaz bir martýnýn sesini giyindiðini.
sürgülüydü pencereleri ve kahverengi panjurlu,
belki bir azizeydim bahçedeki boþ havuza bakýþlarýný daldýran,
belki zýr deli giyinmek için beyaz bir gömleði arzulayan.
ama sen say ki yine o küçük kýzdým,
Peter Pan*ý g/özleyen,
aslýnda bahçede hayal kuran bir zavallýydým,
sensizlikten baþý dönen.
göz doktoru gördüðün kadarý yeter dedi,
bilirmiþ gibi en son resmini retinalarýma çerçevelediðimi,
anlayacaðýn bakar körlük,
bu sevdanýn gözlerime mühürlediði gözlük.
koro halinde yabani kuþlar çatýda,
bir martý elips þeklinde dönüyor baþýmýn üzerinde,
yine yüksek,
ve yine sessizce,
hayra yormayacaðým.
bana elli kez tembihleme,
ezberledim; bir kahraman olmadýðýný çünkü sen aþktýn...
de_soulmate