Yüreğimin İstasyonu
Cesetler geçiyor yüreðimin istasyonundan
Irak’ tan, Filistin’ den, Afganistan’ dan
Ve nice karanlýk örtüde kapanan diyarlardan
Kuyularýnýn acý tadý ayýrýyor yarlardan
Kanlý kemedle, terli kefenle boðulan
Þafaklarýn remzi karabulutlara sorulan
Ruhunu sarsan acýlarla yorulan
Tarih mirasý olan arazileri çalýnmýþ
Fasih özgürlüðü kubbelerinden yýkýlmýþ
Hayatýn elleri hüzünle nasýrlanmýþ
Her geçen vagonlarda yüreðim titriyerek
Feryat eden gözlerin yaðmurunu izliyerek
Uzaklýðýn kanlý deresine fýrlattýðým
Taþlarýn derdini kalemime sordum
Göllerin duruluðundan alarak
Bir avuç su verdim
Çöllerin kuruluðundan alarak
Bir damla gözyaþý serdim
Kuyunun kanlý rengini
Alýnlara düþen acý tenini
Yüreðimin istasyonuna kapattým
Kan pýntýsý dudaklarýmda tek leke
Acý tanýmý duygularýmda kaba leke
Kafa kafesimde gördüðüm
Mazlum insanlarýn boyunlarýna
Kurþundan zincir çekilmiþ
Mahkum günleri ile ayaklarýna
Esaret parangalarý vurulmuþ
Toprak kan kokuyor
Baðrýna aldýðý cesetlerden
Taþlar yas tutuyor
Yarýna saldýðý avuçlardan
Mazlum insanlýk gidenlerin ardýnda
Ruhunun izini sorguluyor
Günlerin sislerinde kapanmayacak
Zihin odasýndan çýkmayacak
Kalp adasýndan adýmlarý batmayacak
Bir deðil, bin insan yüzü...
Tanklarýn ayininde kusulan bombalar
Namlularýn tayininde tükürülen kurþunlar
Adres sormayan, parmaklarý yormayan
Hain likler...
Dualarý olmuþ: Kin ve cinayet
Özkan Karaca
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.