Güneþin yakýp soldurduðu perdenin
Esintide savrulan fütursuz kanadý
Yüzünü yalýyordu hýnzýrca
Umrunda mýydý sanki
Kaç kez baktýðý pencereden
Uçsuzluða baþka bir gözle bakýyordu ilk defa
Fýrtýnaya tutulmuþ gibi titredi içten içe
Dalýp gitti yýlgýn boynunu bükerek
Derin derin içine çekti sükûtu
Üþüme sýtmasý ayný anda
Bir kandili söndürdü ýrak kentte
Hüznü taþýdý tehirli yalnýzlýðýna
Yutkundu acý acý
Genzini yakýp geçerken buruk tadý
Yumuldu gözleri
Kýyasýya duygular tükenmiþti bir bir ardýna
Hasat zamanýný beklemeden
Oysa tek dirhem tanesi için boðuþurken
Gel-geç zamana aldanmýþtý
Çakýllý ovada
Gökten israflý yýldýzlar oluk oluk döküldü
Unutup taramaya üþendiði saçlarýna
Bu kez hiç birine göz kýrpmadý
Taþlaþmýþ yürek deðirmeni öðüttü
Baðýra çaðýra
Gürültüsü yýrtý baðrýný
Gövdesinden yarý kopmuþ dal misali
Sersefil büzüldü koynuna doðru
Elleri korumak istedi
Son gelecek sancýya karþý halini
Bakýþlarý kilitlenirken
Pusulasý yön buldu dudaðýnýn kýskacýnda
Hadi gidelim dedi gurbete usulca
Bir ölüm sessizliðinde
Arkasýný döndü sýlaya...
Nezahat YILDIZ KAYA